Elektrik, modern toplumların işleyişinde hayati bir rol oynayan temel bir hizmettir. En azından biz öyle biliyoruz. Evden , sanayiye, kamu dairelerinden , sağlıkta, eğitimde ,  özel sektöre kadar her alanda elektrik enerjisine duyulan bu ihtiyaçın ve tabi ki hizmetin sürekliliği, erişilebilirliği sorunsuz olmalıdır. Yoksa biz mi  yanlış biliyoruz? İnsani haktan söz etmiyoruz bile. 

Her iki laflarından biri EŞİTLİK  ve ADALET…

Nerde bu eşitlik ve adalet pardon. Bir yandan devasa olan ve ödenmeyen borç, öte yandan yarısı vergide  eline geçenin bile vergisini almaya çalışılan  maaşlardan tehditle akım kesmeye çalışan bir sistem. Böyle ölmez bu halk. Böyle ölmez bu vatandaş. Zehirli gaz atın , bomba atın , havaya uçurun . Artık yapmadığınız bir bunlar kaldı. 

Bu ne Allah aşkına 92 milyon  TL birikmiş elektrik borcu ve kimse tahsil etmek için adım atamıyor. Bu kurumların elektrik borçlarını ödememesi durumunda, enerji sağlayıcı şirketler finansal sıkıntılarla karşı karşıya kalıyor kimin umurunda ? Tabi ki bu devasa açıkları kapatmak için devlet veya enerji sağlayıcı firmalar, çeşitli yollarla maliyetleri vatandaşlara yansıtmaya çoktan başladı bile. Bu süreç, genellikle elektrik faturalarında zamlar(%13)  veya yeni vergiler şeklinde kitleyorlar. 

Bu göz yumuşar ve tahsili yapılmayan  elektrik borçları, sadece finansal bir sorun olmaktan çıkıp hukuki bir problem haline de geliyor. Apaçık devlet kurumları veya özel şirketlerin yükümlülüklerini yerine getirmemesi demektir bu. Enerji piyasasında oluşan güvensizliği söylemiyorum bile. Tabi ki hukuki olarak, bu borçların tahsili için çeşitli yasal yollar bulunsa da, bilirsiniz bu ülkede nihayete ermek her zaman zordur. Bu tarz süreçler  genellikle uzun ve karmaşıktır da bizim buralarda. Bu zaman zarfında da elektrik dağıtım meşhur kurumumuz zararını telafi edebilmek için maliyetleri abonelere yansıtmakta hayatta geç kalmaz. 

Bu halkın, bu emekçinin kendi kullanım miktarlarının ötesinde bir mali yükü üstlenmeleri, maddi, sosyal, adalet ve etik açısından ciddi sorular doğurur. Tabi bu kısım sizleri asla ilgilendirmez çöm sayın yönetim camiası. Elektrik, temel bir ihtiyaç olarak kabul ediyorsak , bu hizmetin erişilebilir ve makul fiyatlarda sunulması bir insan hakkı olarak değerlendirebiliriz miyiz? Hal böyleyken vatandaşların başkalarının borçlarını ödemek zorunda kalması, bu hakkın ihlali anlamına gelmez mi? Hey koltuk sahipleri size soruyoruz? Eğer ülkedeyseniz bir cevap verin…

Yetmedi mi ya? Hala daha bu alışınız bitmedi mi? Vurgunun yasal yolları mı bu? Nedir bu alıp alıp doymamak? Nedir bu kadar açığı vatandaşın sırtına yüklemek? Neden hayatı kolaylaştırmak sizin zihniyetinize yoktu? Neden bu kadar gereksiz yatırım için harcamalar yaparken, tahsil  edilmesi gereken borçları kapatmıyorsunuz? Hanginizin babasının oğludur bu zatlar? Kim kime neyi peşkeş çekiyor ki bu görmemezlik, bu duymamasızlık devam ediyor? Neyin peşindesiniz be ama? Ant mı iştiniz bu halkı gömmeye? 

Niçin varsınız siz? 

*SEYHAT?

*SHOW?

*EMİRLERİ UYGULAMA?

*MAKAMLAR KİME HİZMET EDİYOR?

*BU ÜLKE İNSANINA Mİ? 

*BAŞKA ÜLKENİN EMRİNE Mİ? 

Sorarız bu soruları. Anlamakta güçlük çektiğimiz için,  asla cevapları verilemeyecek sorular sorarız. 
Başkalarının ödemediği elektrik borçlarını ödeyen vatandaşa , %13 zam  getirerek ve tabi ki bununla birlikte saatlerce ve günlerce elektriksiz bırakan ve asla umurunda olmayan sisteme 50 yıl neler neler söylendi ne değişti HİÇ…


TAKIM ELBİSELERDE ÇOOOOK CEP VAR…


KARAKUŞ