Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Mehmet Çakıcı ile uzun bir sohbet ettik. Hem genel konuları konuştuk hem de Kıbrıs sorununa yönelik bakış açılarını ele aldık. Gloria'da sohbete, "Ülke yangın yeri" diye başladı Çakıcı. Sonrasında UBP iktidarının ülkeyi düşünmediğini ve "sadece yandaşlara" çalıştığını öne sürdü. Doluydu. Medyanında ülke ortamından etkilenerek "dar bir pencerede" olaylara baktığından yakındı. 'CTP'den UBP'den TDP'den bir şey olmaz. Vizyonu yok bunların' diyorlar. Arkadaş sen TDP'nin vizyonu olmadığını nereden çıkarıyorsun. TDP iktidara geldi mi ki?" diye soruyor. Olayların üzerine "kaygısızca" giden medya olması gerektiğini ifade ediyor. İktidara geldiklerinde, "iktidardan beslenenlerin safdışı bırakılacağını" söylüyor.

Çakıcı, mevcut Sol'un alternatif partisi olduklarını savunuyor. "Büyüyen tek parti biziz" diyor ve ekliyor, "Biz ne iktidardayız, ne de insanlara menfaat dağıtıyoruz. Buna rağmen yüzde 6.8'lerden oyumuz 14-15'lere çıktı. Bu rakam önemlidir. Halk artık denedikleri partilerde umut görmüyor. 'UBP'yi CTP'yi DP'yi denedik, TDP'yi denemedik' diyor. Adamcılık yapan bir iktidar istemiyor."

Yolsuzluk dosyamız yok!

Sayın Çakıcı'nın açıklamaları bununlada sınırlı değil. Önemli ve ciddi söylemlerde bulunuyor. Meclis açıldığında, UBP iktidarını zor günlerin beklediğini işaret ediyor. Erken seçim tarihi olarak ise 2013'ün ilk yarısına atıf yapıyor. Ülkenin her yerini karış karış gezdiğini anlatan Çakıcı, "İnsanların ruh hali bozuldu. Köylerde 'Sayın Çakıcı bizi bunlardan kurtarın' diyor insanlar. Biz iktidara geldiğimizde, hesap sorulacak. Bakın UBP ve CTP iktidarlarında kimseden hesap sorulmadı. Çünkü iki partininde dosyaları var. Bir birlerinin dosyalarını (yolsuzluk) kapattılar. Şimdi UBP kapatıyor, zamanında CTP yaptı bunu UBP için. Ama TDP'nin hiç bir dosyası yok."

'CTP'ye samimiyetsiz'

Üç partinin UBP'ye karşı birleşmesi ile ilgili de çarpıcı açıklamalar yapan Çakıcı, "CTP'yi samimiyetsiz olarak" buluyor. "CTP abilik rolüne soyunuyor ama sadece medyaya yönelik görüntü veriliyor" eleştiri yapıyor. İlk toplantıya CTP'nin "abilik görüntüsü vermek istediği için gitmediğini" kaydeden Çakıcı, "İkinci toplantıda görüşlerimizi ortaya koyduk. Medyaya yönelik birlik olunuyor görüntüsünden rahatsızız. CTP'ye Meclis'ten çekilelim dedik. Ama karşı çıkıyor. Sadece DP sıcak bakıyor. Muhalefet yapacaksınız samimi olacaksınız. Bunu CTP'de göremiyoruz..."

Heykelim dikilecek

İktidara gelmeleri durumunda bütün yolsuzluklardan hesap sorulacağına dikkat çekiyor Sayın Çakıcı. "İddia ediyorum bu halk Atatürk büstünün yanına benim heykelimi dikecek" diyor ve devam ediyor, "Öyle reformlar yapacağız ki, halk bunu görecek. Yeter ki iktidara gelelim."

Soyguncu diyemiyorlar!

"Bana soyguncu, hırsız diyemiyorlar, peki ne diyorlar?" sorusunu kendi kendine soran Çakıcı, bunun cevabını da şöyle veriyor, "Bana sadece Türkiye düşmanı diyorlar. Böyle yıpratmaya çalışıyorlar. Benim eşim Türkiyeli, çocuğumun biri Türkiye'de doğru. Türkiye bursu ile okudum. Nasıl Türkiye düşmanı olurum?"

Adres TDP

Toparlanıyoruz ve HAK'ın da adresinin TDP olduğunu savunuyor. "Toparlanıyoruz ve HAK adeletten ve eşitlikten, temiz siyasetten bahsediyor. Biz kirli miyiz? Onlara da kapımız açık. Biz onların düşüncelerini destekliyoruz. Ama parti olurlarsa farklı. Şuanda bir sivil toplum örgütü pozisyonundalar..."

Hristofyas'la bir anısı

Çakıcı, Kıbrıs Rum tarafına da göndermelerde bulunuyor. Tepkisini, "Rumların tutumlarından memnun değiliz. Rumlar Kıbrıslı Türkleri azılık görüyor. Bizler asla azınlık olmayacağız" diye ortaya koyor. Bu arada, 'Kıbrıs Cumhuriyeti' Cumhurbaşkanı Sayın Dimitris Hristofyas'la bir görüşmesine atıf yapıyor. Bir anısını şöyle anlatıyor Çakıcı, "Bir görüşmemizde Sayın Hristofyas, 'ne oldu Çakıcı, psikiyatrist olarak benim düşüncelerimi mi değiştirmeye geldin' dedi. Ben de, 'keşke öyle bir şey yapabilseydim' cevabını verdim..."

Bakalım Mehmet Çakıcı’nın açıklamalarına nasıl tepkiler gelecek?