Ve KKTC 1. Lig Şampiyonu ile Federasyon Kupası galibi takımlar arasında oynanması gereken geleneksel “Londra Kupası”nın altıncısı iptal edildi.

Futbol Federasyonu tarafından gerekçe olarak “vize sorunları” gösterildi ama herkes de tahmin edebiliyor ki gerçek sorun bu değil…

Lig Şampiyonu helal hakkıyla Küçük Kaymaklı’dır.

Lakin ortada bir “Federasyon Kupası Galibi” yoktur.

Lefkoşa Dükalığının futbol şebekelerinin komplosuna kurban edilen Lefke’nin helal hakkı olan kupa gasbedilmiş ve dünyada eşi görülmemiş bir şekilde bir başka takım “hükmen Kupa Galibi” ilan edilmiştir.

Hükmen Kupa Galibi” ilan edilen Çetinkaya Kulübü bile bu kupayı kaldırmayı içine sindirememiştir.

Kupa bir komplo ve bu çerçevede alınan haksız “kararlar” neticesinde adresine gitmemiştir yani…

Hiçbir onurlu takım, kendisine “hükmen verilen” bir kupanın, “hükmen galibi” olarak, Lig Şampiyonuyla bir başka final oynamayı içine sindiremez, utanır, mahcup olur ve sahaya çıkmayı reddeder.

Böyle bir tavır koysa iyi olur ve fakat “Londra Kupası”nın iptalinde esas belirleyici olan etkenler bence başkadır.

Vize sorunu söz konusu olsaydı, çok uzun Lig arasında bu kupa, bu yıl için KKTC’nde de oynanabilirdi.

Yani ertelenebilirdi. Oysa KTFF’dan yapılan açıklamada “maçın ileriki bir tarihte oynanması olasılığının söz konusu olmadığı” belirtilirken, “tamamen iptal edildiğinin” altı da çiziliyordu.

Çünkü “Londra Kupası”nı bir hak gasbının üzerinden oynatmaya ne kimsenin hakkı var, ne de oynayacak olanların hevesi…

Gelelim esas meseleye…

Son iki gündür “Londra Kupası”nın oynanacağı Londra’da yaşayan binlerce Lefkelinin yoğun bir hazırlık içerisine girdiklerini işitmekteydik.

Neydi bu hazırlıkların amacı?

- Futbol Federasyonu’nun Lefke’ye yağdırdığı haksız cezalar ve sahada kazandığı kupanın, masa başında Çetinkaya’ya armağan edilmesine karşı, Londra’da daha havaalanından itibaren başlayacak olan yoğun protestolar…

Birtakım protesto pankartlarının Londra’da yaşayan Lefkeliler tarafından hazırlanmaya başladığını bile duyduk.

Londra’ya gelecek olan Federasyon ve hükümet “yetkilileriyle”, Çetinkaya takımının konaklayacağı, uğrayacağı bütün yer ve mekânlarda bu protestoların iyice yoğunlaştırılacağı ve buna rağmen “Londra Kupası” maçının oynanması halinde protestoların doruk noktasına çıkarılacağı…

Daha dün yazmıştım…

Lefke’nin herhangi bir komployu göğüsleyecek gücü de vardır, Lefke dışında, hatta yurtdışında, bugün Lefke’den yaşayanlardan çok daha fazla taraftarı da…

Melbourne’dan Londra’ya… Sydney’den Toronto’ya kadar…

Onun için “kaçış yok”… Dünyanın bir ucuna gitseler, karşılarında haksızlıklar ve ağır mağduriyet karşısında artık “bıçak kemiğe dayandı” diyecek olan Lefkelileri ve sert protestolarını bulacaklar, gittikleri ülkede de rezil olacaklardır.

Bu maçı KKTC’nde oynatacak yüzleri de kalmadı bu ülkenin futbol derebeylerinin…

Dolayısıyla maç “tamamen iptal”…

Çünkü koskoca bir camiaya yapılan haksızlık ve bölgenin mağduriyeti ile bundan kaynaklanan mutsuzluğu üzerine kupa mutluluğu kurulamaz, vebali de bunu yapacak olanların peşini bir ömür bırakmaz, bu yara da kolay kapanmaz. Belleklerde hep bir hançer yarası olarak kalır.

* * *

Tahkim Kurulu’nun “çelişkili” diye dikkate almadığı Alper Aligüllü imzalı “gözlemci raporu” ile Kupa finalinin orta hakemi Gökhan Koşer imzalı “hakem raporu” ve “Tahkim Kurulu kararları” elimize ulaşmış bulunuyor.

Her üçünü de okuyan Federasyon Kupası finalinde Lefke Türk Spor Kulübü’ne karşı kurulan tuzağı ve Federasyon kurullarının birbirleriyle çelişkili kararlarını çok rahat anlayabilir.

Öyle ki; “… Ancak Lefke taraftarı birisinin Çetinkaya yedek kulübesine doğru gitmesi ile Çetinkaya No.11 oyuncu tarafındanbu seyrciye yumruk atarak vurmuştur. Bu esnada Lefke taraftarları sahaya koşarak girmişlerdir” şeklindeki gözlemci raporunu neden “Tahkim Kurulu” dikkate almamıştır?

Eğer “Tahkim”, gözlemci Aligüllü’nün raporunu dikkate almıyorsa, bu raporlara göre ceza verdiği söylenen Disiplin Kurulu cezaları geçersiz sayılmayacak mı o zaman?

Raporlardaki diğer çarpıcı detaylara yine döneceğiz ve fakat KTFF yönetimi, bütün kurullarıyla birlikte istifa etmek ve Lefke-Çetinkaya Kupa Finaliyle ilgili aldığı kararların tümünü iptal etmek durumundadır.

Konuyu da, göreve gelecek yeni yönetimle kurullarının adil ve hukuki zeminde inceleme ile değerlendirmesine bırakmak ZORUNDADIR artık…