Karakuş Öz yazdı...
Toplum olarak vicdanın, merhametin ve insanlığın temel ölçüsü genellikle en savunmasız olana nasıl davrandığımızla anlaşılır öyle değil mi, yoksa bize yanlış mı öğretiler. Yok gayet de iyi öğretiler ve bizde bunu çok iyi biliyoruz. Ne yazık bunu öğrenemeyen vicdan yoksunu varlıklar, bu eziyeti ve işkenceyi yaptıkları varlıkların başında savunmasız hayvanlar gelir. Ne yazık ki zaman zaman hayvanlara yönelik acımasız, vahşi ve insanlık dışı muamelelerle karşılaşıyoruz. Peki, “Hayvana eziyet eden, insana ne yapmaz?”
Vicdanın aynası hayvanlara, çocuklara davranıştır. Hayvanlar konuşamaz, şikâyet edemez, hakkını arayamaz. Bu nedenle onlara zarar vermek, en temel vicdani değerlerin yok sayılması anlamına gelmez mi? Bir insan, kendisinden tamamen masum ve savunmasız bir canlıya eziyet ediyorsa, bu kişinin empati yoksunu olduğu açıktır. Empati kuramayan biri ise insanlara karşı da kolayca zalimleşebilir. Her türlü zararı da verebilir.
Hayvanlara eziyet eden kişilerin çoğunlukla şiddet eğilimli olduğunu ve bu kişilerin ileride insanlara karşı da suç işleme olasılığının yüksek olduğunu ortaya artık ilkokul çocukları anlıyor ve biliyor. Böylesi ruh hastaları ile aynı ülkede yaşıyoruz. Seri katillerin birçoğunun çocukluk döneminde hayvanlara zarar verdiğini de bilinen bir vahim olaydır. Yani bu davranış, sadece masum bir “yaramazlık” değil, çok daha derin bir karanlığın habercisidir.
Hayvana eziyet eden kişilere sadece cezai yaptırımlar uygulamak yeterli değildir. Toplum olarak da bu kişileri dışlamadan ama aynı zamanda bu davranışın ciddiyetini fark ettirerek belli destekle, bilinçlendirme çalışmalarıyla yönlendirilmesi gerekir. Çünkü bugün bir köpeği üçüncü kattan atan kişi, yarın bir çocuğa zarar verebilir.
Merhamet, insanı insan yapan en temel değerdir ve bu değer en çok hayvana karşı gösterilir. Çünkü onlar karşılık beklemeden sevgiyi hak ederler. Hayvana uzanan her acımasız el, aslında insanlıktan bir parça eksiltir. Toplumsal vicdanı korumak için, önce sessiz dostlarımızı korumalıyız. Çünkü bir toplumun uygarlık seviyesi, hayvanlara verdiği değerle ölçülür.
Hayvan sevmeyen, insan hiç sevmez…