Günümüzde silahlı saldırılar, toplumun huzurunu ve güvenliğini tehdit eden en büyük sorunlardan biri haline gelmiştir. Suçluların belirli bir hedefe yönelip saldırıyı gerçekleştirdikten sonra hızla olay yerinden uzaklaşmaları, güvenlik güçleri için ciddi bir mücadele alanı yaratmaktadır. Artan bireysel silahlanma ve organize suç örgütlerinin yayılması, ülkede şiddet olaylarının artmasına neden oluyor.
Silahların konuştuğu bir ülke haline geliyoruz. Bireysel silahlanmanın artması, toplumsal huzuru doğrudan etkiliyor. Yasal ya da yasa dışı yollarla silah temin eden bireyler, en ufak bir tartışmayı bile ölümle sonuçlanabilecek çatışmalara dönüştürebilecek potansiyel ortamlar var ediliyor. Kişisel intikam veya anlaşmazlıklar sonucu yapılan saldırılar tüm toplumu edileye sevk ediyor. Silah kullanımının yaygınlaşması, toplumda güvensizlik hissinin artmasına neden olmakla birlikte , insanlar kendilerini korunmasız hissederek günlük hayatlarında daha temkinli davranmaya zorlanmaktadır.
Ne olduğu belli olmayan , kiralanan veya satın alınan insanların ellerini kollarını sallayarak adaya girişleri tüm toplumun güvenliğini tehdit ediyor. Ne demek ya adam turist olarak adaya giriş yapıp, belşne silahı koyup gelip ADAM VURACAK. Bu insan bu SİLAHI nereden buldu? SİLAHLA adaya nasıl giriş yaptı? Buradaki bağlantıları kim? İnsanların hayatılarına son verecek hakkı kendilerinde nasıl buluyorlar? Neyin mesajını vermek istediler?
Her yerden bir açıkla karşı karıya kalıyoruz. Adanın tümü nerdeyse uyuşturucu ile dolu. Organize suçlar sessiz sessiz gidiyordur. Silahlar adaya bir şekilde giriyor veya buradan temin ediliyor. İnsanlar kurşunlanıyor. Huzur ve güvenlik diye bir şeyin kalmadığını anlıyoruz yavaştan. Birilerinin adaleti kendilerinin sağlaması güvenlik zafiyetini ortaya koyuyor ne yazık ki.
“Geliyorlar, vuruyorlar, kaçıyorlar" gerçeği, ülkede güvenlik açısından büyük bir tehdittir. Etkili güvenlik politikaları, caydırıcı hukuki düzenlemeler ve toplumsal bilinçlendirme ile bu tür olayların önüne geçilebilir. Aksi takdirde, ülkede silahların konuştuğu bir düzen hakim olmaya devam edecek ve toplumsal barış giderek daha büyük bir tehlike altına girecektir.
Artık bir yerden başlanmalı. Güvenliğin sadece bir kaç koruma ile gezerek olunmayacağını , tüm toplumun huzur ve güvenliğini sağlamanın şahsi güvenliklerinizden önce geldiğini bilmeniz gerekiyor çok sayın yetkililer ve makamları. Bu ülkede yaşayan küçükten büyüğe herkesin güvenliğinden ve toplum huzurundan sizler sorumlusunuz.
ŞAHLAR DA BİR GÜN “MAT” OLUR