Karakuş'un köşe yazısı...


Komşu ülke yan tarafta eğitim yılına   başladı, özel okullar eğitim yılına başladı, kısacası dünya eğitime başladı ama bilin bakalım kim rötar yiyor. Tabi ki biz , tabi ki KKTC , tabi ki yine çocuklarımız. Yaw arkadaş cırcır böceği misali bütün yaz otur, gez, eğlen, o toplantı senin bu toplantı benim , o ülke senin hadi bu da benim olsun diye diye gezdiler, şimdi de daha öğretmen ataması ve okul sınıflarının tamamlanması bekleniyor . 

Her işimiz gib,  eğitim de yarımyamalak. Ülkemizde  birçok alanda görülen eksik ve yarımyamalak işler, eğitim sisteminde de kendini açıkça göstermektedir. Eğitim, bir toplumun gelişiminin temel taşı olarak kabul edilirken, bizim ülkemizde sistemin çeşitli yapısal sorunları ve yanlış politikaları, bu hayati alandaki ilerlemeyi sekteye uğratmaktadır. Eğitimde yapılan her reform ya da düzenleme, çoğu zaman yarım bırakılmakta, temelden çözülmesi gereken sorunlar göz ardı edilmekte. Bunun sonucunda da, toplumun tüm kesimlerini etkileyen olumsuz sonuçları görüyoruz. 

 Komşu ülke yanıbaşımızda eğitim yılına başlarken 300 adet yeni klima yenilemesi yaptı. Tek sorunu bu idi ve hemen okullar açılmadan halletti. Peki bizde neler var? Birçok alanda görülen eksiklikler. Sistemin çeşitli yapısal sorunları ve yanlış politikaları, temelden çözülmesi gereken sorunların  göz ardı edilmesi. Daha sayalım mı? Yetersiz öğretmen eğitimi ve öğretmenlerin atanmasındaki adaletsizlikler, eğitim kalitesini de sürecini de olumsuz yönde etkiliyor. 

Var olmayan , olanında tamir edilmeyen sınıflarımız, okullarımız. Neymiş efendim konteyner değil de , prefabrik sınıflarmış. Hey yavrum hey. Sanırsınız ki çocuklara konforlu, on numara beş yıldızlı eğitim yuvalar yapmışlar. Bir de açıklama yaparlar. 
Okulların açılışının ertelenmesi, eğitimde sürekliliği doğrudan olumsuz etkilediğini anlamanız için ne yapmalıyız ? Eğitim, belirli bir düzen ve ritim içinde ilerlemesi gereken bir süreçtir bunu sizlere basıl anlatabiliriz acaba? 

Uzun süreli aralar veya belirsizlikler, öğrencilerin derslere adaptasyonunu basıl zorlaştırdığını  ve öğrenme süreçlerinde kopukluklar meydana getirdiğini de mi hesaplayamıyorsunuz? Özellikle küçük yaşlardaki öğrenciler, düzenli eğitim almadıklarında öğrenme becerilerini kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabileceklerini de mi anlatmadılar sizlere? 

Nedir bu ülkede ertelenmeyen? 

*ÇIKARLAR…

*ŞAHSİ MENFAATLER…

*YURT DIŞI SEYAHATLER…

*SEÇİMLER…

*KURULTALYLAR…

*KÜLLİYELER…

Bunlar asla ertelenmez. Ertelenmesi öngörülemez bile. Çünkü savaş menfaat savaşı. Herkes kendi cebi peşinde. Herkes kendi yaşamı ve ona dahil ettiği yandaşlarının çıkarlarını korumak ve artırmak derdinde. Yoksa eğitim sarkmış, sağlık sekteye uğramış, kazalardan insan mı kalmıyormuş, veliler okul harçlarına mı yetermiyor, v. s bir çok şey ülkede alt üst durumda mı? Hiç kimsenin zerre umrumda değil. 

Sayın yetkililer rahatsız ediyorum ama 
eğitimin  ertelemesi, sadece eğitim hakkının ihlali değil, aynı zamanda toplumun geleceğine zarar veren bir yaklaşımdır biliniz istedim. Eğitimde kesintisizlik, bireylerin gelişimi ve toplumsal refah için vazgeçilmezdir. Eğitimde yaşanan her aksaklık, uzun vadede ekonomik, sosyal ve kültürel olumsuzluklara yol açar. Siz yetkililerin temel sorumluluğu, eğitim sürecini aksatmadan sürdürülebilir ve eşitlikçi bir eğitim ortamı sağlamaktır. Bu nedenle, sizler eğitimi erteleyemez; aksine, sorunlara çözüm üreterek eğitimin kesintisiz devamını güvence altına almalısınız. 


SİZ GELECEĞİ VE ÇOCUKLARIMIZI ERTELİYORSUNUZ.  

BU KABUL EDİLİR BİR ŞEY DEĞİLDİR…

KARAKUŞ