Koop Süt bir zamanlar ülkemizin en güvenilir kuruluşlarından biriydi...
Sütünü, hellim ve peynirlerini severek alıyorduk...
Hatta kaşar peyniri için vatandaşlar sıraya girerdi...
Ne var ki; ülkemizde siyaset ucuzladıkça, resmi kuruluşların hemen hepsi gibi, Koop Süt de iflas noktasına getirildi...
Şimdi siyasetin neden olduğu bu iflasın faturası çalışanlara çıkarılıyor...
Personel fazlalığından, maaşların astronomik oluşundan söz ediyorlar...
Fazla personeli kimler istihdam etti?..
Eğer iddialar doğru ise yüksek maaşları kimler verdi?..
Tümünün altında siyasilerin imzaları yok mudur?..
Devlet kuruluşları çiftlik gibi yönetilirken...
Hatta varlıkları partizanca kullanılırken hiç kimse kılını oynatmadı...
Bundan 3 yıl önce Koop Süt’te ‘hayali hellim ihracatı’ yaşandı...
Tonlarca hellim, İngiltere’ye satılacak diye yola çıkarıldı...
Hareket öncesinde ‘alıcı olduğu iddia edilen’ Zülfikar’a 36 bin Sterlin de para verildi...
İngiltere’de 100 Sterlin sermayeli bir şirketin sahibi olduğu iddia edilen Zülfikar’a 36 bin Sterlin niçin ödendi?..
Kooperatif’in hellimlerini satması için!..
Öyle mi?..
Kooperatif’in ambarlarından 22 bin 500 kilo hellim çıktı...
Zülfikar, bırakın para ödemeyi, Kooperatif’ten peşinat olarak 36 bin Sterlin aldı...
Bu paranın Londra’da hangi bankaya gönderildiği Başbakanlık Denetleme Kurulu raporlarında yer alıyor...
Ancak paranın kime teslim edildiği bilinmiyor?..
Hellimler yola çıkarıldıktan sonra, Edirne Kapıkule Sınır Kapısı’nı geçemeyen Koop TIR’ının, Romanya sınır kapısında olduğu ve buradaki gümrükçülere rüşvet verilmesi gerektiği iddia edilerek şirketin kasasından 24 bin Euro daha çıktı...
Bu paranın Romanya’da hangi bankaya havale edildiği ve hangi hesaba yatırıldığı da Başbakanlık Denetleme Kurulu raporlarında yer alıyor...
Lütfen kendimize gelelim ve üç yıl önce yaşanan bu kirli oyunu unutmayalım...
O dönemde muhalefet görevi yapan Ulusal Birlik Partisi’nin halka vermiş olduğu bir söz vardı...
Neydi o?..
Yapanın yanına kalmayacaktı...
Ama kaldı...
Başbakanlık Denetleme Kurulu raporlarları, Başsavcılık tarafından incelenerek ‘dava açılması’ talebiyle polise gönderildi...
Polis iki yıldan beri dosyaları yargıya taşımıyor...
Koop Süt’ün bugünkü iflas noktasına gelmesinin nedenlerinden sadece bir tanesiydi bu...
Araştırılması halinde daha nelerin ortaya çıkacağı bilinmez...
Siyasilerin çıkar merkezi haline dönüştürülen tarihi bir kuruluşun batırılması ve faturanın çalışanlara çıkarılması hem ayıptır, hem de günahtır...
Kıbrıs Türkü böylesi bir yönetimi hak etmedi...