Bu kadar zam furyası içerisinde ve ekonomik krizlerin etkili olduğu dönemlerde, asgari ücret artışınız bir işe yaramıyor ne yazık ki. Ancak, zamların hızla arttığı bir ortamda, asgari ücretin yükseltilmesi yalnızca geçici bir rahatlama sağlıyor o da en az bir ay. Zira fiyatlar sürekli artarken, asgari ücret ne kadar artırılsa da zamların hızına yetişemiyor. Hele bu ülkede asla. Daha asgari ücret kesinleşmeden , elektriğe %15 zamı gömdünüz. Çalışanların alım gücünü koruma adına yapıtıdınız bu toplantılar ve alınan kararlar, kısa vadede fayda sağlasa bile uzun vadede çözüm sunmuyor sayın yetkiler.
Asgari ücret artışları, zamların yol açtığı enflasyonist baskı karşısında erir ve emekçiler her seferinde daha fazla zorlanır.
Son zamanlarda ülkede gözlemlenen yüksek enflasyon, halkın temel ihtiyaçlarını karşılama kapasitesini ciddi şekilde sınırlıyor. Gıda, enerji ve ulaşım gibi temel hizmetlerdeki zamlar, dar gelirli kesimlerin yaşamını giderek daha da zorlaştırıyor ve bu kesim bitmiş durumda. Her üç ayda asgari ücretin artırılması hayalleriniz, fiyat artışlarını takip edemiyor.
Örneğin, asgari ücret yüzde 19.19 artırılsa bile, gıda ve enerji fiyatlarında aynı dönemde yüzde 15/ 30’lara varan zamlar yapıldığında bu artışın reel bir anlamı kalmıyor. Zamların hızı, ücret artışlarını her zaman gölgede bırakıyor ve emekçi yine geçim sıkıntısı çekmeye devam ediyor. Bu, bir kısır döngü haline gelmiş durumda. Ücret artışı yapılır, zamlar gelir, ücretler tekrar yetersiz kalır ve yeni artışlar talep edilir. Değil 3 ayda bir, her ay o kasaya otursanız da nafile.
Asgari ücret artışları için yaptığınız her toplantı ve müzakere, genellikle emekçi tarafımdan büyük bir beklenti yaratır. Ancak bu toplantılarınız, temel ekonomik gerçekleri değiştiremiyor. Zamların hızla devam ettiği bir ekonomide, sadece ücret artışına odaklanmanız , sorunun köküne inmeden geçici çözümler sunmaktan başka bir işe yaramıyor. Asgari ücreti artırıldıktan sonra, fiyatlar yine yükselmeye devam ettiği sürece halk yine kısa süre sonra aynı sorunlarla karşı karşıya kalıyor bunu da görebildiğimizi tahmin ediyorum.
Bir çalışanın hayatını sürdürebilmesi için kazandığı ücretin, temel ihtiyaçlarını karşılayacak alım gücüne sahip olması gerekir.mantıksal olarak böyle olması gerekiyor değil mi? EYYY ASGARİ ÜCRETİN KAT BE KAT FAZLASINI ALAN YETKİLER. Ancak zamların hızla arttığı bir ortamda, sizler pek etkilenmiyor olabilirsiniz fakat bir emekçinin kazandığı para ne kadar artarsa artsın, reel alım gücünüz hızla düşüyor. Gıda, barınma, ulaşım , sağlık ve enerji gibi hayati önemdeki harcama kalemlerindeki fiyat artışları, gelirlerinin hızla erimesine yol açıyor. Bu nedenle, asgari ücret toplantılarının çözüm getirmesi için zamların durdurulması ve fiyat istikrarının sağlanması gereklidir. Enflasyonu kontrol altına almadan yapılan her ücret artışı, yalnızca kısa vadeli bir rahatlama sağlar.
YANİ ANLAYACAĞINIZ
Zamların hızına asgari ücret artışlarının yetişmesi mümkün değil. Bu nedenle, ücret artışları yerine zamları kontrol altına almak ve enflasyonu düşürmek, halkın alım gücünü korumanın daha mantıklı bir yoludur. Asgari ücret toplantıları, zamlar durdurulmadığı sürece yalnızca kısa vadeli ve etkisiz çözümler sunar. Sürdürülebilir ekonomik politikalar ve enflasyonla mücadeleye odaklanan reformlar olmadan, sadece ücret artışı yapmak halkın sorunlarını çözmüyor çok sayın yetkililer . Ekonomik istikrarın sağlanması ve fiyatların dengelenmesi, uzun vadede daha etkili bir çözüm olacaktır.
Toplantılarınızı, ekonomik krizlerle başa çıkmanın yollarını geçici çözümler aramak yerine, sürdürülebilir çözümler geliştirmek amacıyla yapınız.