Uzunca bir süre konuyu irdelemedik…
Lefke Türk Spor Kulübü’nün hem oynayarak, hem de sahada kazanarak uzandığı kupanın, futbolun Lefkoşa Dükalığı ve Dereboyu barlarında oluşturulan ittifaklarla masa başında gasbedildiğine ilişkin görüşlerimiz ise halen geçerlidir oysa…
Olan biteni izleyenlerle, genelde KKTC kamuoyu da bu adaletsizlik ve hak gasbının farkındadır zaten…
Lakin Çetinkaya’nın “hükmen kupa galibi” ilan edilmesine karşı Lefke’nin yaptığı itirazlar sonuç vermemesine rağmen;
En azından Menekşe-Beyazlı camiaya verilen haksız cezaların düşürülmesi için Tahkime gidilmişti. Bu kuruldakilerin hadiseleri akıl izanla, tarafsız ve doğru analiz ederek hiç olmazsa bir iyi niyet adımı atmasına fırsat tanımak istedik bir süre… Eleştirilerimizi “belki bir büyük hata düzeltilir” beklentisiyle askıya aldık…
Çok saf davrandık galiba… Çünkü burası KKTC…
Ve buradaki siyasi rejim halk düşmanı…
İnsan odaklı olmayan, insanın çağdaş değerlerle kucak kucağa yaşamasını engelleyen, demokratik hukuk devleti ilkeleri paspas edilerek aslında insanın ta kendisini yaşatmamaya endeksli bir siyasi sistem hâkim buralarda…
Yıllarca her bir değeri siyaset çirkefinde boğan bu rejim ve paryalarının, ülke futbolunu da özellikle bu son federasyon yönetimiyle tamamen siyaset batağına sapladığının da bilincindeydik.
Ne ki, kâğıt üzerinde “özerk” gibi görünse de, belli bir siyasi kadronun ama o kadronun da Dereboyu barlarında üslenmiş grubunun etkisi altında olduğu artık açıkça anlaşılan Tahkim’den en azından birkaç kişinin vicdanlarının sızlayabileceğini bir an olsun düşünmüştük.
Oysa yine biliyorduk ki;
Mevcut siyasi rejimin Lefke ve bölgesini ısrarla KKTC sınırlarının dışına itmek isteyen diskriminasyona dayalı ambargo ve tecrit politikalarının ağababaları, bu kez futbolun kurumlarını da manivela olarak kullanıp, Lefke’yi görünüşte futbolda ama aslında siyaseten cezalandırma histerilerinden vazgeçmiş değildiler…
Öyle yapmaya da devam ettiler. Ceza indirimi yapmak yerine, neredeyse ikiye katladılar “cezaları”…
“İnadına sizi döveceğiz, inadına sizi yok edeceğiz, Lefkoşa’ya gelip kupa kazanırsınız ha, inadına sizi mahvedeceğiz” histerikliğinde…
Oysa ortada kapı gibi “gözlemci raporu” var. Ne olup bittiğine canlı tanıklık eden binlerce seyirci ve emniyet mensubu var.
Lefke seyircisini tahrik edip, onları tribünden indirme sebeplerinin başında;
Bir Lefke taraftarına topluca saldıran Çetinkayalı futbolcuların bu linç girişimini kimse engelleyemediğinden, sürekli tahrik edilen seyircinin sahaya inerek linç eylemine engel olmak zorunda kalması gerçeği gelmektedir. Gözlemci raporunda bu konuya açıkça değiniliyor.
Lefke yöneticilerinin emniyet birimleriyle işbirliği yaparak, stadın terk edilmesi sırasında, Lefkelilerin saha içine çekilmesi sağlanarak, o arada az sayıdaki Çetinkaya seyircisinin salimen stadı terk etmesinin sağlanması gerçeği var.
Sadece bunlar bile Lefke TSK’ya verilen cezaların çok cüzi düzeye indirilmesi için tartışılmaz gerekçelerdi.
Oysa, “itiraz edersiniz ha, bir daha vuralım bakalım ne yapacaksınız bu kez” şeklinde bir tavır içerisine girdi bu Allahsız kitapsız rejimin futbolu katleden federasyonu…
Ve sahada kazanan Lefke’nin kupası masada elinden alınırken, gelecek sezona da daha baştan “küme düşme” tehdidiyle başlaması sağlanıyor.
Kim tarafından?
Futbola, dingili kopmuş Dereboyu barlarındaki ittifaklarla sözde yön vermeye çalışanlar tarafından…
Lefke ve bölgesini KKTC’nin tecrit ve abluka altındaki bölgesi haline getiren siyasi rejim ve her kuruma sızmış kapıkulları tarafından…
Lefke TSK, Lefke bölgesi ve Lefkeliler bu adaletsizlik ve hak yiyiciliği, bu siyasi rejim ve adamcıklarının yanına bırakırlarsa, açık konuşuyorum, onları da affetmem…
1974 öncesi Rum ablukası ve saldırıları nedeniyle gençlerimizin spor yapma hakları elinden alınmıştı. Kapalı kantonlarla küçük yerleşim birimlerinde mücahit konumundaki gençlerin bölükler arası maçları yapılabilmekteydi sadece…
Şimdi bizzat KKTC’ndeki siyasi rejim ve futboldaki uzantıları, ülkemizin bir bölgesinin gençlerine aynı abluka ve tecridi uygulamaya girişmiş durumda… Lefke ve bölgesi gençlerine futbol oynamak ve yarışmak için adeta hiç şans bırakmıyorlar.
Söyleyin Allahaşkına ne yapsın o bölgenin gençleri, hak yiyiciler tarafından hakları gasbedilmeden futbol oynayabilmek için?
Başka ne yol kaldı siz söyleyin, lanet olsun, söyleyin…