Kuzey Kıbrıs’ta ürkütücü gelişmeler yaşanıyor...

   Silahlı hesaplaşmalar, cinayetler, soygunlar, hırsızlıklar, tacizler, tecavüzler...

   Ve hız kesmeyen trafik kazaları...

   Ölüm olmadığı zamanlarda “şükürler olsun” diyoruz...

   Ne var ki; yüzlerce insan sakat kalıyor, iş yapamaz duruma düşüyor...

   Ailelere büyük acılar çektiriliyor...

   Milli servet yok olup gidiyor...

   Bunların ana sorumlusu elbette suç işleyenlerdir...

   İşini silahla halletmeye çalışan, en basit tartışma anında bile kurşun yağdıran insanlar elbette suçludurlar ve en ağır cezayı çekmelidirler...

   Fakat; bunları kimlerin cesaretlendirdiğine de bakmak gerekir...

   Bu ülkede gerçekten ciddi bir yönetim olsaydı...

   Vatandaşlar ‘devlet korkusunun ne olduğunu’ bilseydi...

   Sınır kapıları ‘başka devletlerde olduğu gibi’ denetlenseydi...

   Suç işleyenlere karşı verilen cezalar caydırıcı olsaydı...

   Denetimler artırılsa ve devletin gücü her aşamada gösterilseydi...

   Küçük ülkemiz bu hale gelmezdi...

   Geçtiğimiz hafta içinde Endonezya’nın Bali adasında iki İngiliz vatandaşının uyuşturucudan tutuklandığını KIBRIS’ta okumuştunuz...

   İngiliz gazetelerinin bu olayla ilgili ne yazdıklarını merak ediyor musunuz?..

   Elbette ediyorsunuzdur...

   İki İngiliz’in ‘suç merkezi Kuzey Kıbrıs’ta yaşadığını’ yazdılar...

   Evet; burası artık ‘suç merkezi’ olarak anılıyor...

   Bir başka şehirde veya köyde hesaplaşması olanlar da işini halletmek için buralara geliyor...

   Küçük bir ülke baştan, aşağıya uyuşturucuya gömüldüğü halde, devlet yönettiği iddiasında olanların bütün bu olup bitenleri görmezden gelmeleri ne kadar üzücüdür...

   Sabahtan, akşama kadar kurdele kesen ve yurt dışından gelen heyetleri ‘kabul etmekle’ vakit geçirerek bunu ‘ülke yönetme’ anlayışıyla uyumlaştırmaya çalışanlar yüzündendir tüm çektiklerimiz...

   Çok yakın bir gelecekte silkinip kendimize gelmezsek...

   Tüm bu olup, bitenlerin hesabını soracak ciddi bir yönetim mekanizması oluşturmazsak...

   Karpaz’dan, Yeşilırmak’a kadar ülkenin tamamını kapsayacak şekilde uyuşturucu ve silah araması yapmazsak...

   Bugünleri de arar hale geleceğimizden hiç kuşku duyulmasın...

   Güzelyurt, Gönyeli ve Lefke’de...

   Sadece 24 saat içinde 3 ayrı silahlı saldırı meydana geldi...

   Gece kulüplerinde, lokantalarda, barlarda kanlı hesaplaşmalar durmak bilmiyor...

   Ölümüne araç kullanan gençlerin araçlarından uyuşturucu çıkıyor...

   Evlat acısı çeken analar ve babalar evlerinde uyku uyuyamaz hale gelirken, devlet yönettiğini iddia edenler kuaför salonu açarak ‘ülkenin kalkınmakta olduğunu’ söyleyebiliyorsa...

   Gerçekten acınacak bir haldeyiz...