Karakuş'un köşe yazısı...

Yıllar önce bu ülkede, en azından sağlık ve eğitim vardı. Ne kadar kötü günler geçirmiş olsada insanlar hep şunu söylerdi. Bir hastanemiz var iyi kötü ama iyi bakıyorlar. Ülkede her ne olursa olsun, evlatlarımız okuyor en azından diyorlardı. 


Şimdi eğitim de yok, sağlık da yok, ekonomide yok. Yarım yamalak okul binaları. Çöktü çökecek, yıkıldı yıkılacak eğitim yuvaları. Koskoca yaz taş taş üstüne konulmadı. Siyasi ve ideolojik ihtilaflar sayesinde EĞİTİM çöp oldu gitti. Hep bana bana diyerek , artık gelecek nesillerin,  gideceği güvenilir okul binaları bile yok. Tam gün eğitime geçmekle çağ atlıyoruz edalarına bürünen sayın yönetimin,  hiç mi aklına gelmiyor bu eğitimler bu binalarda nasıl verilip görülecek. 

Öyle bir hadise yaşamış ve tanık olmuşuz ki 6 ŞUBATTA.  Nefeslerimiz hala yarım, acılarımız hala ilk gün gibi. Kayıparımız hep birer değer. Buna rağmen en küçük bir önlem dahi alınmadı okul binalarında.  Tam güne geçildi. Nerede ne yapacaklar tam gün?  Devlet ve özel okul ayrımcılığı hep vardı bunu bilmeyen yoktur sanırım. Fakat eğitimde fark olmaz. Devlette bir  kelime az , özelde bir kelime fazla öğretilmez . En azından böyle olmamalı bunu da biliyoruz. 


ÖZEL okullarda parayı veren okuyacak ve binalar eğitime uygun olacak. Fakat devlette okuyan, ahır da olsa , lavabosuz da olsa, yıkık dökük de olsa yine tonlarca para verip eğitim almaya "ÇALIŞACAK". Adı üzerinde DEVLET OKULU. Yani devletin bünyesinde , devletin sorumluluğunda olmak demek. Böyle mi devlet okullarına sahip çıkıyorlar? Tam gün ile her şey hallolur mu?  Yemeğini, içmesini  karşılayamayacağınız ve hatta tam gün diye daha fazla velilerden para talep etmekten başka ne yaptınız ? 

KOSKOCA BİR HİÇ...


Bu kadar içten içe çürütme görülmemiştir. Bu kadar eğitimi hiçe saymak akıl alır gibi değil. Tünel yapacak kadar parası olan devletin, yada bunu hibe olarak alacak olan hükümetin,  tünele gelene kadar  en önemli ve öncelikli olan eğtime her şeklide onarım, baştan yapmak, eğitimi kurtarmak,   gençlerimize ve çocuklarımıza kol kanat gerekmek hiç mi aklınıza gelmiyor? Hiç mi rahatsız olmuyorsunuz ya sizler ülkeden eğitimin bitiyor olmasına.  


Bu kadar ekonomik bunalımın yaratıldığı ülkede, bir eğitim umudumuzu kalmıştı fakat artık onu da silip geçiyorlar. Okullarımızda yabancı öğrenci sayısı nüfüsa yaklaşıyor. Yetersiz kalınıyor her şeklide. Bu kadar kalabalıklaşan bir ülkede ne eğitim eğitim gibi olur. Ne sağlık sağlık gibi olur. Yine parası olan okuyacak işte. Yine okul araç gereçleri yardımla gelecek. Yine binalar yardımlarla onarılacak. Yine ekonomik sıkıntılar sayesinde onlarca çocuk okutulmayacak. 


Ne bir savaş ortamında, ne bir doğal afet mağduriyetin de , ne de salgın bir hastalığın mücadelesinde değil bu ülke. Bu ülkede koltuklarda oturanların evlatlarına eğitim de var, sağlık da var, iş de var, ev de var, toprak da var. Yıllardır bu böyle geldi böyle de gider. Geri kalan ne hali varsa görsün. İster evlat okursun, ister hayta kalmaya çalışsın. Tam olarak ülkenin hali bu işte. 

İki gün önce çok saygı duyduğum ve önemsediğim bir hanfendi ile sohbet ediyorken. " Yazılarında çok öfekilsin" demişti bana. Evet öfkem var. Göz göre göre yok edilen bu ülke için öfkem var. Evet öfkem var. Çocuklarımızın geleceğinin çöp edilmesine. Evet öfken var. Bu ülke için çalışıp emek veren insanların hiçe sayılmasına. Evet öfkem var. Bu kadar güzel bir adanın yabancılar ile dolup taşmasına. Evet öfkem var. Bir verip on alanlara. 


Bir ülkenin temel taşlarından biri olan EĞİTİMİN, artık bu kadar önemsemesi, büyük tehlikelerin en büyük habercisidir. Daha ne yaşayabilir bu halk bilmiyoruz fakat ileri bakmak ve ileriye gitmek artık görevleri değil bunu anladık. Toplumca içler acısı durumdayız. 

Bu sebeple NE CAHİL, NE HIRSIZ, NE DARP, NE UYUŞTURUCU, NE TECAVÜZ BU ÜLKE DE ASLA BİTMEYECEK ÜZGÜNÜM. 

KARAKUŞ