Dünkü nüfus sayımını ciddiye almak isterdim; ama ne yazık ki KKTC’deki yapı bana güven vermediği için dünkü sayımı ciddiye almadım. Öncelikle şunu belirtmek isterim ki; KKTC’deki nüfusun sorumlusu Türkiye Cumhuriyeti’dir.

KKTC’de hiçbir yetkili KKTC’deki gerçek nüfusu açıklayacak kadar yetkili değildir. Bilinen bir gerçek var ki; KKTC’deki nüfus, taşıma ağırlıklı bir nüfustur. Yani; Kıbrıslı Türkler’in kat kat üzerinde bir nüfus oluşmuştur.

Bana göre; nüfusumuz biliniyor. Bundan birkaç hafta önce KKTC’de nüfus sayımı yapılmıştır. Hem de bütün haneler tek tek tespit edilip sayılmıştır. Dünkü nüfus sayımına gelince; tamamen göstermelik bir nüfus sayımı idi.! Vatandaşa sorulan 66 sorudan da anlayacağınız gibi dün yapılan nüfus sayımından öte bir istatistik çalışması idi.

 KKTC’nin gerçek nüfusunu kimse beklemesin. 2006 yılında yaptıkları gibi yine birileri çıkıp 'nüfusumuz bu kadardır' diyecek. Ama gerçek nüfus hiçbir zaman açıklanmayacak.! Edindiğim izlenimlere göre; Devlet Plânlama Örgütü 350 bin ile 400 bin arasında bir nüfus açıklayacak.

2006 yılında yapılan nüfus sayımını baz alarak nüfusta biraz artış olduğunu açıklayacak. Öyle 600 bin veya üzeri bir rakam beklenemez. Zaten böyle bir rakamı açıklamak Türkiye Cumhuriyeti için iyi olmaz.

O bakımdan dünkü nüfus sayımı sizi heyecanlandırmasın. Sayılmayan vatandaşlar da boşuna canını yemesin. Bu ülkede nüfus sayımına gerek yok, çünkü ülkeye limanlarımızdan girip çıkanların kayıtları tutuluyor.  

Lefkoşa’nın bir mahallesinden öteki mahallesine bile gitmek istediğimizde bizi kaydediyorlar. Böylesine ciddi bir kayıt altına alma varken, sayıma ne gerek var.? Kaldı ki; dün sayım yapan sayım memurlarını inceleme fırsatı buldunuz mu? Hiç alakâsı olmayan kişiler sayım memuru oldu.

KKTC devleti, memuruna dünya kadar maaş ödüyor; ama dün sayıma gelenler arasında memur olmayanlar çoğunlukta idiler. Sayım yapanlar arasında 16 yaşında çocuk bile vardı.!

Bu ne biçim nüfus sayımı demezler mi? Vatandaşın demesine göre; evlerine giden sayım memuru 'Türkiye Cumhuriyeti Başbakan’ı Recep Tayyip Erdoğan’ın icraatlarını nasıl buluyorsunuz?' diye soru da soruldu.

Bazı vatandaşlarımız ise neredeyse sayıma giden sayım memurları ile kavga edecek duruma geldiler. Küçücük bir evde yaşayan aileye 'Yüzme havuzunuz var mı?' diye sordular. 'Evinizde kaç klima var? Evinizde kaç araba var? Ne ile ısınıyorsunuz?' gibi sorular...

Bütün bu soruların nüfus sayımı ile ne ilgisi olabilir ki? Bazı gazeteci ve Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği’nde çalışan kişilerin sayım memuru olması da dikkatlerden kaçmadı. Vatandaşda zaten bir güvensizlik vardı, bir de dün yaşananları görünce  nüfus sayımına karşı daha da tepkili oldular.

Dün gün boyu pazar olmasına rağmen; telefonlarım yine hiç susmadı. Vatandaşın şikâyetleri bitmek bilmedi. Hele bir de saat 18:00’den sonra yani; sokağa çıkma yasağı sona erdikten sonra evlerine sayım memuru gitmeyen vatandaşlar şikâyet etmek için sürekli olarak beni aradılar.

Bir düşünün vatandaşı sabahın saat 05:00’inden akşamın saat 18:00’ine kadar eve kapatacaksınız ve bu süre zarfında sizi saymaya hiçbir sayım memuru gelmeyecek. Bu durumu yaşayanlar sinir küpü olmuştur. Dün arayanların ses tonlarından da bu anlaşılıyordu.

Evet dün KKTC’de sayım vardı ama göreceksiniz ki; sayımdan çıkacak olan sonuçlar hiçbir Kıbrıslı Türkü’nü tatmin etmeyecektir. İnşallah bu konuda ben yanılırım...

 

GARGA’DAN AL HABERİ

MEMUR NEDEN GÖREVLENDİRİLMEDİ?

Nüfus sayımı bitti, şimdi de vatandaşın kafasındaki soru işaretlerine çözüm aramaya başlayacağız. Dün aldığımız telefonlar arasında bize en çok sorulan soru; “Neden sayım görevini devlet memurlarına vermediler?” sorusu idi. Seçimlerde devlet memurları sandık başlarında görev yaparken, sayımda neden görev yapmıyorlar? Edindiğimiz bilgilere göre; DPÖ üniversiteli gençleri görevlendirdi. Bunun yanı sıra çok az sayıda da memur vardı. Çocuk yaşta yani; 16 yaşında olan sayım mamurları da gün boyunca vatandaşın dilinde idi. Sanırım bu konuda DPÖ’nün vereceği bir cevap vardır.

 

SERDAROĞLU GÖREVDEN ALINIR MI?

Sayım bitti, yankıları devam edecek; ama geçtiğimiz hafta içerisinde komiteden geçmeyen Sosyal Sigortalar Değişiklik Yasa Tasarısı ile ilgili gelişmeyi de unutmamamız gerekiyor. İdari ve Sosyal İşler Komitesi’nde işler UBP açısından iyi gitmiyor. UBP Girne Milletvekili komite başkanı Ergün Serdaroğlu, Sosyal Sigortalar, Sosyal Güvenlik ve İhtiyat Sandığı Değişiklik Yasa Tasarısı’nı komiteden geçirmemekle suçlanıyor. Başbakan İrsen Küçük bu konu ile ilgili bugün UBP meclis grup toplantısı yapacak. Saat 09:30’da toplanacak olan UBP meclis grubu merak ediliyor. Başbakan Serdaroğlu’nu İdari ve Sosyal İşler Komitesi’nden acaba alır mı? Eğer bu görevinden alırsa acaba neler olur? Bugün grup toplantısında neler konuşulacak çok merak ediliyor.?

 

MESAJI OLAN ALSIN

Sn.Yücel İNCEKALAN; Dün öyle anlaşılıyor ki; sokağa çıkma yasağı sizi etkilemedi. Bilakis sizin için iyi de oldu. Sokağa çıkma yasağı sizin evde tam bir bayram havasında geçti. Mangallar yandı, içkiler su gibi içildi. Üstelik çok ağır misafirleriniz de vardı. Başbakan İrsen Küçük, Maliye Bakanı Ersin Tatar ve Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Ali Çetin Amcaoğlu ile birlikte çok güzel bir gün geçirdiniz. Keşke her zaman sokağa çıkma yasağı olsa demişsinizdir mutlaka.

Sn.Şener ELCİL; Dün birçok vatandaşımızın evine sayım memuru gitmezken, senin evine üç kez sayım memuru gitti. Bahçe gancellisinin üzerine kocaman asma bir kilit koydun, her gelen sayım memuru bunu not etti. Yani; bir yerde sen de asma kilidinle KKTC nüfus sayımı kayıtlarına geçtin.  

Sn.Mustafa ASENA; Son Kıbrıslı’lar olarak dün ısrarla sayım memurunu bekledin ama saat 18:00’e kadar gelen olmadı. Şikâyetin üzerine saat 18:00’den sonra seni de saydılar. Anlaşılan sen bu sayım işini çok ciddiye aldın. Sanki çıkacak olan sayım sonuçlarında kaç Kıbrıslı Türk kaldığımızı bizlere açıklayacaklar sen de bunu öğreneceksin.! Boşuna bekleme ve cancığını da fazla üzme.

Sn.Nazım ÇAVUŞOĞLU; Dünkü sayım memurları arasında başka kişiler de mi vardı? Bize gelen telefonlara göre; vatandaşlara öyle sorular soruldu ki; bu sorular herkese sorulmadı. Mesela; Türkiye Cumhuriyeti Başbakan’ı Recep Tayyip Erdoğan’ı nasıl buluyorsunuz? Veya Türk müsünüz, Rum musunuz? diye soruldu. Yoksa dünkü sayım tamamen formalitemiydi.? Yapılan bir istatislik çalışmasımıydı?

Sn.İrsen KÜÇÜK; Dün UBP’li vatandaşların evlerini gezerek mangal partilerine siz de katıldınız. Nüfus sayımı bahane yeme içme şahane misali. Evlerini gezdiğiniz vatandaşlar ziyaretinizden dolayı memnun kaldılar ama bir apartman dairesinde bulunan öğrencilerle gidip kahve içmeniz öğrencileri çok mutlu etti. Başbakan ile kendi evlerinde kahve içmek onlar için unutulmayacak bir anı.

Sn.Gürkan KARA; Girne kaymakamı olarak dün gün boyu sayım memurlarına gerekli talimatları verdin. Vatandaştan gelen şikâyetleri değerlendirip anında önlemini aldın. Özellikle saat 18:00’den sonra sayılmayan vatandaşlar için sayım memuru göndermeniz dikkatlerden kaçmadı. Öyle anlaşılıyor ki; dün Girne ilçesinde kuş uçmadı.

Sn.Levent ÖZADAM; Nüfus sayım memurluğu da çok yakışmış, Dün bütün gece Kıbrıs TV ekranlarında seni gördük. 7500 nüfus sayım memuru arasında en çok ilgi çeken isim sen oldun ki hep seni gösterdi. Dün acaba kaç kişiyi saydın?

Sn.Ünal ÜSTEL; Dün Girne’de bir otelimizde konaklayan bazı rum aileler, Güney’e geçmek için araçları ile yola çıktılar ama soluğu sokağa çıkma yasağı olduğu için karakolda aldılar. Polisimiz bu konuda neden insiyatif kullanmıyor? Devreye Girne kaymakamı girmiş olmasaydı, rezil olacaktık. Kıbrıslı bir rumun gelip Kuzey’de bir otelde kalması bizce önemli bir olay. Bu konuda polisimizi uyarın.

Sn.Ali KORHAN; Nüfus sayımı çok başarılı geçti diyeceksiniz ama çıkacak olan nüfus sayım sonuçları özellikle biz Kıbrıslı Türkler’i tatmin etmeyecektir. Dün nüfus sayım memurları sabahın 08:00’inde bir çok vatandaşımızın evine giremedi. Bir Pazar günü dinlenmek isteyen vatandaş sabahın 08. 00’inde sayım memurlarına kapı mı açabilir?