Bu haberleri yazarken inanın kendimizi çok basit ve geri kalmış bir ülkenin insanları olarak görüyoruz. Neler ile uğraşmamız gerekirken bakın neler ile uğraşıyoruz. 1 Ekim’den itibaren yürürlüğe giren motorsiklette kask takma zorunluluğuna uymayanlar var. Bırakın sıradan sokaktaki vatandaşı devletin memurları buna uymuyor.

Devletin ciddiyetini düşünebiliyor musunuz? Devletin resmi hizmet aracı olan motosikletleri süren devlet memurları devlet kendilerine kask almadığı için motorsikletleri eskiden olduğu gibi kasksız sürüyorlar. Bu konuda şikayetler aldık, şikayetler dışında biz de gözlerimizle buna şahit olduk. Yasalara devlet uymuyorsa kim uyacak? Bu yasanın geçeceğini önceden biliyorduk. O halde niye motorsiklet sürücülerine önceden kaskları alınmadı. Şimdi merak ediyoruz acaba bu sürücülere ne zaman kask alınacak.? Böyle bir durumda trafik polisleri RHA araçları yazamadığına göre; veya trafikten men etmediğine göre; bu ciddiyetsizlik belki de aylarca sürer. Devlet otoritesi olmayan bir ülkede vatandaş devleti hiçbir zaman ciddiye almaz. Hele hele devletin memurları motorsikletleri kasksız sürmeye devam ederlerse normal vatandaşlar da bu kötü örnekten faydalanıp onlar da kask takmayacaklar. Bu çağda hala biz motorsiklette kask takılıp takılmayacağını konuşuyorsak ne halde olduğumuzu artık siz düşünün.


ADEMGİL DANA’NIN PEŞİNE DÜŞTÜ

Dana derken sakın ola bildiğiniz dana değil, gerçi bu danayı da bilenler çok ama bu bu bizim Kemal Deniz Dana’dır. Yıllardır Lefkoşa’nın kaymakamlıktaki ikinci adamı. Lefkoşa Kaymakamlığı'nda işi olan mutlaka Kemal Deniz Dana’ya merhaba demiştir. Dana bugüne kadar kaç tane kaymakam eskitti bilemeyiz ama en son Müslüm Aykılıç’ı da emekliye yolladıktan sonra adı Aykılıç’ın yerine kaymakam olarak konuşulmaya başlandı.

İyi güzel de, köylüsü olan Akdoğan Belediye Başkanı Adem Ademgil’e acaba ne yaptı da Ademgil onun kaymakam olmasını istemiyor. Akdoğan Belediye Başkanı Adem Ademgil, resmen Dana’nın peşine düştü. Dana kesin kaymakam olacakmış gibi, Ademgil de sağda solda onu kesmeye çalışıyor. Adama sormazlar mı acaba Dana Ademgil’e ne yaptı da Ademgil Dana’yı istemiyor. Doğrusunu isterseniz bunu biz de merak ettik. Bu konuda bizlere yardımcı olurlarsa çok mutlu olacağız. Siz de biliyorsunuz ki; merak önemli şeydir, bir gün ya meraktan ya meraktan gideriz alim Allah...


SANER ÜZÜMCÜ’YÜ İSTEMİYOR

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Ersan Saner, Türkiye Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ı ülkeye davet edip temel atma töreni düzenledi ama özel kalem müdürü ile sorunu olduğu da gözlerden hiç kaçmadı. Özel kalem müdürü bir bakanın eli ayağıdır.

Gerçi Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı özel kalem müdürü Mustafa Üzümcü’yü Ersan Saner atamadı. Hasan Taçoy’un Bakan olduğu bir dönemde atandı. Saner; özel kalem müdürünün gözünün içine baka baka ben artık seni istemiyorum dedi. Daha doğrusu ben seninle çalışmak istemiyorum. Bundan böyle benim özel kalem müdürüm Mustafa Defteralı olacak diyor. Yani kısacası; Üzümcü’yü istemiyor. Neden istemiyor? Bilemiyoruz ancak belli ki; Bakan Ersan Saner Üzümcü’den memnun değil.


SENDİKA SEÇİMİ İÇİN 3. GRUP ÇIKTI

Belediye emekçileri sendikası (BES), seçimi için Lefkoşa Türk Belediyesi’nde adaylar yarışa çıktı. Ayça Soygür Çıralı ve Savaş Bozat’ın grubundan sonra dün de 3.grup olarak Kemal Şener’in grubu ortaya çıktı. Adayların tümü de Lefkoşa Türk Belediyesi’nden. 15 Ekim’de yapılacak olan sendika seçimi için 3.grup da resmen çalışmalarına başladı.

Elde ettiğimiz bilgilere göre; Kemal Şener’in grubu da şu isimlerden oluşuyor. Behiç Çobanoğluları, Hüseyin Çobangil, Halil Hüdaverdi, Türkay Klermo, Doğuş Moreket, Hüseyin Çakır, Banu Karaca, Serkan Önet, Rasiha Gökalp Egemen, İrfan Erişmen, Fatoş Çetin, Mehmet Ergezen, Kemal Karabela, Selver Çağrı, Ahmet Atlar, Fikret Seferoğlu, Mehmet Salih Karalım. Dün ortaya çıkan bu üçüncü gruptan sonra Lefkoşa Türk Belediyesi’nde işler kızıştı dersek yerinde olur. Şöyle ki; üçüncü grup, Belediye Başkanı Cemal Bulutoğluları’na yakın bir grup o yüzden seçimin önemi daha da arttı.

Tabi bu üçüncü grup ortaya çıktıktan sonra diğer iki grup birleşme kararı aldı. Savaş Bozat ve ekibi Ayça Soygür Çıralı’nın grubu ile birleşecek. Birlikten güç doğar misali güçler birleşecek. Sendika seçimi ilk kez böylesine kızışmış oldu. Uzun lâfın kısası; Lefkoşa Türk Belediyesi Çalışanları sendika seçimine kadar hep seçimle uğraşacak çünkü aday çok.


MESAJI OLAN ALSIN

Sn.Hüseyin LORDOĞLU; Aya’daki çekişmeden bunaldığınız ve tarafları birleştirmek için büyük çaba sarfettiğiniz söyleniyor. Siz en iyisi muhtarla Emmi’yi meyhaneye götürün zira bu işler meyhane masalarında çözülür.

Sn.Ahmet KAŞİF; Şu denetimlerde son söz kimin anlayamadık. Sağlık bakanlığı mı Tarım Bakanlığı mı? Siz denetim sonucu hayır, Tarım Bakanlığı evet derse kimin kararı nihai olur. Sizce bu konuda sıkıntı yok mu?

Sn. Gürkan KARA; Yoğun olduğunu biliyorum ama ne olur seni arayan numaralara daha sonra dön ve cevap ver. Cep telefonları kişiye özel olduğundan cevap vermemek bir yerde saygısızlık olarak kabul edilir.

Sn.Dağhan FELLAHOĞLU; 400,000 abonemiz var diyorsunuz ama bunları kaçı konuşur merak ettik. Hepsi konuşuyorsa devletten daha paralısınız demektir.

Sn.Cemal BULUTOĞLULARI; Geçen günkü açıklamanızdan sonra sizi birinin suçlaması vız gelir. Herkese bir babalık yaptınız diyorlar ama gelgelelim global kriz dünyada kendini hissettirdiği gibi ülkemizde de kendini hissettirdiği bir gerçek. Ayrıca Belediyenin eski gelirlerin olmadığı da bir gerçek. Önlem alacaksanız alın zira bu tekerlek dediğiniz gibi dönmüyorsa yapacak birşey yok.

Sn.Ahmet GÜVENSOY; Sayıştay başkanına vekalet etmek öyle kolay olmasa. Kafanızı işlerden kaldıramadığınız söyleniyor. Eee sayıştay vekaleti böyle bir şey işte. Başkan olmayınca vekalet edenler de işi götürmeli dediğini duyar gibiyim. Kolay gelsin.

Sn.Serkan ÖNET; İşinde başarılı olduğun kadar sporda da başarılı olduğunu biliyoruz. Şimdi de sendikacı olmaya karar vermişsin. Gargalarımız yaptığı araştırmalarda seveninin çok olduğu ve yönetime seçilebileceğini söylediler. Sana bol şanslar.

Sn. Ali ÇAĞINER; Turizm sezonu nasıl geçti diye ifadeni alacak değilim. Her sene yaptığımız rutin görüşmelerden biri olacak. Bilmem anlatabildim mi?

Sn.Serdar CANALTAY; Şu Piri Reis Gemisi dedikleri gibi çok mu donanımlı. Dışardan bakınca çok da teknik görünmediği söyleniyor. Gemiyi gezince ne hislere kapıldınız doğrusu merak ettik.

Sn.Hayriye VURDU; Şu single ne zaman çıkacak diye meraklalanlar var. Umarız başarılı olur da Türkiye piyasasına girersiniz. Bol şanslar.

Sn. Tanyel BAYRAKTAROĞLU; Aklında bulunsun Hakkı ile görüşürsen söyle beni bir arasın. Ona bir türlü ulaşamıyorum. Parti değiştirdikten sonra ona ulaşmak zor oldu.

Sn.Osman GÜVENİR; Siyasetçi olamadınız ama iyi bir yazar oldunuz anlaşılan. Zaten siyasi arenanın size göre olmadığını biliyoruz. Yayınladığınız kitapların Türkiye’de beğenildiği ve yakın zamanda Türkiye’de baskıya girip Türkiye’de satışa sunulacağını duyduk.Bir şeyler üretip meyvesini görmek buna derler. Çalışmalarınızın devamını dileriz. Bol şanslar.

Sn.İbrahim TAŞARKAN; Senin için her iki listede olacan diye haberler geliyor ama yaptımız araştırmada kimseyi kırmak istememen ve herkesle çalışırım demen tarafların kafasını bulandırabilir. Kutuplaşma içinde olmamakla gerçi en iyisini yapıyorsun zira seçimden sonra yüz yüzü görecek derler ya...

Sn.Kubilay ÖZKIRAÇ; Dün bir ara sendikacılığın aklına gelmiş olacak ki; bir anda kendini Lefkoşa Türk Belediyesi’nde sendika seçimlerinin içerisinde buldun. Adaylar üçe çıktı sen de harekete geçtin. Onu bunu bırak da basın sözcülüğü yaptığın kulubün çim sahasına el at. Çim saha ne zaman bitecek.? Para yoksa Artemis’i ara bir çek daha yollasınlar.

Sn.Ulaş KIVILCIM; Tatil amaçlı adaya gelen üniversite arkadaşın nerde işlediğini öğrenmeye çalışırken gargalarımıza bilmeden seni sordu. Bizler yerini söyledik. Girne Amerikan Üniversitesi’ndeki günleriniz hatırına seni bulacak haberin olsun. Bu arada arkadaşın erkek bayan değil.

Sn.Arif SONUÇ; Bakıyorum da Saffet Nadiri ile arandan su sızmaz. Geçenlerde birkaç dairede beraber görüldünüz. Sizi görenler şaşırmasada ne amaçla gezdiğinizi çıkartamadılar. Sen en iyisi bize söyle yazalım.

Sn.Ahmet BAĞZIBAĞLI; Bu aralar sen paravan olarak görev yapıyorsun. Asıl mesele paravanın arkasında dönenlerdir. Yani bir yerde konu mankeni de olabilirsin? Napalım bazen de böyle...

Sn.Demir ADANIR; Bu aralar Muharrem Özseyfiler ile Gönyeli’deki meyhanelerden çıkmaz oldun. Gerçi Muharrem bey yeme içmeye meraklıdır kilo alsa da umrunda değil ama sen sporcu gençlik olarak bilinin.