Değerli yolcular, kaptan pilotunuz konuşuyor.

İflas eden Olympic Havayolu’nun 19 pilotu olarak artık biz de THY’de uçmaya ve “uçurmaya” başladık.

Kim derdi ki bir gün gelecek, Yunanistan iflas edecek ve biz Yunanlı pilotlar “it dalaşı” yaptığımız Türk pilotlarla aynı kokpitte yan yana uçacağız…

Yıllarca itişip kakıştığımız komşumuz Türkiye’yi iş kapısı olarak göreceğiz…

Panayia mu! Bak şu Tanrı’nın işine!...

Hepinize ben ve ekibim adına iyi uçuşlar dileriz…

***

Kaptan pilotlar Aleksandros Kehayias ve Nikolaos Krontiris, THY’de uçmaya başlayan 19 pilottan sadece ikisi...

Aleks,  21 yıl Olympic Airways’de, Nikos ise 18 yıl Olympic Airways’de çalıştıktan sonra Türk Hava Yolları’na girmişler...

 Aleks, “Değil 20 yıl, 2 yıl önce bile Türkiye’de çalışacağım aklıma gelmezdi!” diyor ve ekliyor: “Türk insanı bize gerçekten çok iyi davranıyor. Gerek sokaktaki insan, gerek şirket çalışanları bizi el üstünde tutuyor. O nedenle kendimizi evimizde gibi hissediyoruz... Karım bile İstanbul’a yerleşmeye dünden razı...”

Nikolaos Krontiris ise daha önce hiç gelmemiş Türkiye’ye... “Ben daha önce gelmemiştim. Fakat beklentimin çok ötesinde bir sempati ile karşılaştım. Yani endişem yoktu ama açıkçası bir mesafe olacağını düşünmüştüm. Bu kadar sıcak bir karşılama beklemiyordum. Şaşırdım ve de çok mutlu oldum” diyor.

Aleks, anlattıkça coşuyor, coştukça Türk bayrağını açma arifesinde, “Başka milletler gibi görünsek de DNA’larımız ortak” diyor ve ekliyor: “Yunanlılar İzmir’den 1922 yılında çekildikten, yani savaş bittikten sadece 8 yıl sonra Venizelos, Ankara’ya Kemal Atatürk’e ziyarete gitti. Sadece 8 yıl sonra... Demek istediğim, çoktan böyle olabilirdik. Daha da iyileştirilmesi lazım. Aynı insanlarız. Aynı yemekleri yiyoruz. 80 yıldır birbirini kaybetmiş ve yeniden bulmuş kuzenler gibiyiz”...

Nikos, “10 yıl önce bir falcı ‘bir gün Türkiye’de olacaksın ve en iyi arkadaşım bir Türk diyeceksin’ deseydi herhalde falcı delirmiş derdim” diyerek Türkiye’de yere göğe sığdıramadığı “duygularını” bu şekilde ifade etmeye çalışıyor...

Ne demeli bilemiyorum ki: “Bir kısım” Rum ve Yunanlı, “En iyi Türk ölü Türk’tür” diyebilirken, bari ben de “En iyi Rum ve Yunanlı, memleketleri dışındakilerdir” deyivereyim…

“Cabin crew! Slide arm and crosscheck please…”

Have a nice flight...