"BRTK Yayıncılık Tarihi Müzesi’nin değeri ölçülemez"

KARDELEN GÖKSU -  GÜNDEM KIBRIS

Bayrak Radyo Televizyon Kurumu (BRTK) Yayıncılık Tarih Müzesi Müzeler Haftası olarak bilinen, Uluslararası Müze haftası 18-24 Mayıs tarihinde Kovid-19 kuralları çerçevesinde halkın ziyaretine açıldı.

Ayhatun Ateşin küratörlüğünde, Dr. İsmet Birgül katkılarıyla gerçekleşen BRTK Yayıncılık Tarihi Müzesinde, sergilenen malzemelerin temelini, önceki yıllarda BRT bünyesinde kurulan farklı temalı müze çalışmalarının malzemeleri oluşturmakla birlikte, özellikle yayıncılıkta tarihsel gelişimi eksiksiz yansıtmak üzere kuruma ait tüm yayın merkezleri, arşivler ve yayınlar taranarak malzemeleri toplandı. Müzenin oluşumunda büyük katkısı olan, BRTK Yayıncılık Tarihi Müze Küratörü Ayhatun Ateşin ve BRTK Müdürü Meryem Özkurt’ta Gündem Kıbrıs’a Yayıncılık Tarih Müzesi hakkında bilgi verdi.

BRTK Müdürü Meryem Özkurt:

“BRTK Yayıncılık Tarihi Müzesi’nin değeri ölçülemez. Çünkü Kıbrıs Türkü’nün tarihini anlatan bir müzedir. 1963 yılında Kıbrıs Türkü’nün mücadelesi sebebiyle kuruşmuş bir radyodur. O dönemde bir avuç kahraman mücahit tarafından Kıbrıs Türküne moral olsun diye ve doğru haber alabilmesi için kurulmuş bir radyodur. O dönemde mücahitlerin arabalarından sökülen akülerle telefon ahizelerinden kurulmuş bir radyodan bugüne gelmiş bir kurumun ve Kıbrıs Türkünün hikayesini anlatan bir yayıncılık müzesidir. Müze yapmak düşünüldüğü kadar kolay değildir, bir sanatçının elinin değmesi gerekmektedir. Çok fazla maddi yatırım isteyen bir iştir. İstanbul’da yaşayan Kıbrıs Türkü İsmet Birgül Hanım bize sponsor oldu. İsmet hanım vatanına yatırım yapıp, vatanını seven bir Kıbrıslı Türk’tür. Bu müze sadece BRTK’nın hikayesi değildir, burada Kuzey Kıbrıs’ın yayıncılık hikayesidir de aynı zamanda.”

BRTK Yayıncılık Tarihi Müze Küratörü Ayhatun Ateşin:

“BRTK Yayıncılık Tarihi Müzesi, Kıbrıs halkının toplumsal hafızasıdır ve biz bu toplumsal hafızayı, toplumda su üstüne çıkarmak, belleği yeniden canlandırmak ve bugünü geleceğe taşımak için bir rol üstlendik. Hepimizin parmak izlerini taşıyan bu cihazlar alında çok şey anlatıyor. Zamanında dumanla, mors alfabesiyle, güvercinlerle iletişim kurarken insanlar, bizler araba aküleri ve telefon ahizeleri ile bağlanırken siyah beyazdan renkli hd yayınlara geçen bir yayın yapıyoruz. Bu müzede insan- mekan ilişkisini de kurguladık. Sanatsal olarak zanaatla birleştirerek etnografik alan yaratmak istedik. Dünden, bugünden, yarına gençlere bir armağanımızdır Yayıncılık Tarihi Müzesi.”