Özel temsilci olarak ifade edilen kişinin "doğrudan Güvenlik Konseyi’ne bağlı olup, federal zeminde bir anlaşma için bir müzakere zemini var mı noktasında çalışacak" olmasını kesinlikle reddettiklerini vurgulayan Tatar, taleplerinin tarafsız, yetkileri sınırlı ve belirli bir süreliğine görevlendirilecek “kişisel temsilci” olduğunu belirtti.
Tatar, BM Genel Sekreteri’nin Barış Operasyonlarından Sorumlu Yardımcısı Jean-Pierre Lacroix’le yaptığı bir saatlik görüşmenin ardından basına açıklamalarda bulundu.
Tatar, görüşmede Lacroix’ye Kıbrıs’ta iki devletin olduğunu ve burada faaliyetlerini sürdüreceklerse KKTC ile de bir mutabakat metni imzalamaları taleplerini ilettiklerini belirtti. Taleplerine yaklaşımın olumlu olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, yazılı bir mutabakat için önerilerinin olabileceği cevabını aldıklarını söyledi.
“İki devletli çözüm önerimizin ciddiyetle ele alınmasının zamanı geldi”
Tatar, çeşitli konuların ele alındığı olumlu bir görüşme yaptıklarını kaydederek, ilk olarak Filistin’de yaşananlar, bu konuda Birleşmiş Milletler’in tutumu ve Kıbrıs Türk halkının duyduğu üzüntünün konuşulduğunu belirtti.
Benzer olayların yaşandı Kıbrıs'ta sorunun 60’ıncı yılına girdiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, gerçekçi çözümün iki devletli bir çözüm olduğunu hatırlatarak, bu çözümün ciddiyetle ele alınmasının zamanının geldiğini söyledi.
Tatar, “resmi müzakerelerin başlaması için egemen eşitliğimizin ve eşit uluslararası statümüzün kabul edilmesi gerektiğini kendisine bugün net bir şekilde ifade ettik” dedi.
Lacroix'nin, her zaman tarafsızlık ilkesi çerçevesinde görüşmelerin başlaması için arayışlarını sürdürecek olan Genel Sekreter’in Kıbrıs Türk tarafının pozisyonunu çok iyi ve net anladığını ifade ettiğini vurgulayan Tatar, “Bu işin anahtarı egemenlik meselesidir” şeklinde devam etti. Tatar, Kıbrıs’ta kalıcı, sürdürülebilir ve adil bir anlaşmanın, egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüsünün kabulünden geçtiğinin altını çizdi.
“Pile’de Rumların inşaat faaliyetlerine başlama niyetlerinden duyduğumuz rahatsızlığı ilettik”
Görüşmede Pile konusunun de gündeme geldiğini ve yol çalışmalarına BM'nin müdahale etmesiyle bir takım tatsızlıkların yaşandığını ve çalışmaları 2 buçuk ay durdurduklarına işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Rumların Kıbrıs Türk halkının 40 yıldan fazladır ekip biçtikleri yerlerde şu an inşaat faaliyetlerine başlama niyetlerinden duydukları rahatsızlığı Lacroix’ye ifade ettiklerini kaydetti.
Böyle bir ihlali asla kabul etmeyeceklerini belirterek, BM'den konuya müdahale etmesini talep ettiklerini söyleyen
Tatar, yol tamamlandıktan sonra bölgede bir takım gelişmeler olacaksa, bu gelişmelerin her iki tarafın onayıyla olması gerektiğini belirtti.
Bunun yanında 4 aydır boş olan Birleşmiş Milletler Barış Gücü Komutanı’nın onaylanmadan önce kim olacağını kendilerine bildirilmesi ve onay almaları konusundaki hassasiyetlerini de paylaştıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, bu konuda da olumlu dönüş aldıklarını dile getirdi.
“Kapılar konusunda da BM’nin her iki tarafa cesaret verici bir takım telkinleri olabileceğini değerlendirdik”
Cumhurbaşkanı Tatar, teknik komiteleri nasıl daha da geliştirebileceklerini ele aldıklarını söyleyerek, komitelerde çalışılmak üzere her iki halkın faydasına olabilecek konuları paylaştığını söyledi. Tatar, daha önce BM ile yapılan görüşmelerde de gündeme getirdiği, doğal kaynakların araştırılması, kabloyla elektrikte iki tarafın enterkonnekte sisteme bağlanması, yenilenebilir enerji projeleri, düzensiz göç ve mayınlar gibi işbirliği önerilerini yeniden ifade ettiğini söyledi.
Rum tarafının “tanıma noktasına gelebilecekleri" için KKTC’nin yetkilileriyle bu konuları çalışmak üzere buluşmaktan uzak durduğunu ifade eden Tatar, sınır kapıları konusunda da BM’nin her iki tarafa cesaret verici bir takım telkinleri olabileceği değerlendirmesinde bulunduklarını dile getirdi.
“Tamamıyla tarafsız olabilecek bir temsilciyi onaylarız”
Gündemde olan BM temsilcisi (envoy) konusunda da pozisyonlarının net olduğunu ve iki sene önceki pozisyonlarını koruduklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, taleplerinin tarafsız, yetkileri sınırlı ve belirli bir süreliğine görevlendirilecek “kişisel temsilci” olduğunuması yönünde olduğunu hatırlattı.
Tatar, özel temsilci olarak ifade edilen kişinin "doğrudan Güvenlik Konseyi’ne bağlı olup, federal zeminde bir anlaşma için bir müzakere zemini var mı noktasında çalışacak" olmasını kesinlikle reddettiklerini kaydederek, bu konudaki hassasiyetlerinin altını çizdi.
Soru üzerine bu temsilci için onayladıkları bir ismin olmadığını belirten Tatar, bu konuda dikkatli olunması gerektiğini, ve “tamamıyla tarafsız olabilecek” bir BM temsilcisini onaylayabileceklerini söyledi. Tatar, henüz bu nitelikte bir ismin kendilerine ulaştırılmadığını belirtti.