Yeni yıl nedeniyle değerlendirmede bulunan Taçoy, ülkenin ekonomik sorunları yanında genel asayiş konusunda da ciddi sorunlarla karşı karşıya bulunduğuna işaret etti.
Taçoy şunları kaydetti:
“Bir yılı daha iyisiyle, kötüsüyle geride bıraktık.
Geride kalan yılı acılarıyla hatırlayacağız. 2023 ne yazık ki, yıllarca sürecek derin acılar bırakarak geride kalmıştır. Şubat ayında Anavatan Türkiye’de yaşanan deprem felaketinin yol açtığı kayıplarımızı yıllar geçse de asla unutmayacağız.
2024 yılı öncelikle ekonomik toparlanma yılı olmalıdır. Bu amaçla kısa ve orta vadeli planlar devreye alınmalıdır. Ama ne yazık ki bu planların hazırlanılmasında geç kalınmıştır. 5 Yıllık Kalkınma Planı elbette önemlidir ve gereklidir. Ancak o devreye konuluncaya ve sonuçları elde edilmeye başlanıncaya kadar geçecek sürede ekonomiyi ayakta tutacak başka planlara da gerek vardır. Kısa ve orta vadede belirleyici olacak bu ekonomik planları daha fazla zaman kaybetmeden hazırlamalı ve uygulamaya koymalıyız.
Maruz kaldığımız yüksek enflasyonla sadece maaş artışı yaparak baş edemeyiz. Aksine fiyatları daha da yükseltiriz. Piyasalarda fiyat istikrarını bir an önce sağlamalıyız. Böylelikle dengeli bir yapıya kavuşacak ve ekonomi hacminde yükselme trendini yakalayacağız.
Tüm bunlar doğru planlamalar ve kararlı uygulamalarla olabilir. Kararlı adımlar ise istikrarla mümkündür. İstikrarı yakalayabilmek için de belirsizlikleri ortadan kaldırmalıyız. Siyasi istikrarı kazanabilmek için demokratik kriterlere önem verip, demokrasiyi yücelterek siyasi barışı ve istikrarı yakalamalıyız.
2024 yılında ihtiyacımız olan siyasi istikrarı sağlayacak adımları ertelemeden en erken zamanda atmalıyız. Bilmeliyiz ki geciken bu adımlar hem siyaseti hem de ülkeyi içinden çıkılmaz kaoslara sürükleyecektir.
Biz bu filmi daha önce de gördük. Sonu hiç de mutlu bitmiyor. Mutlu son için yeni senaryolara gerek vardır. Geçmişten dersler alarak yola devam etmeliyiz. Geçmişin acı tecrübelerini unutmadan, 2024’ün ilk çeyreğinde siyasi istikrarı sağlayacak adımları atmalı, yılın geriye kalan kısmında halkın ihtiyaçlarını karşılayacak icraatlara yönelmeliyiz. Siyasette tansiyonu yükseltecek ortamları kişisel çıkarlar uğruna beslemek en basit ifadesiyle bu halka ihanet demektir.
Ülkenin en az ekonomik durum kadar bir diğer önemli sorunu ise asayiştir. Son dönemde asayiş alanında yaşanan vakalar geldiğimiz noktanın vahametini tüm çıplaklığıyla gözler önüne sermektedir. Kıbrıs Türk Halkı genel asayişteki gidişattan rahatsızdır, huzursuzdur.
Bu durumun değişmesi için yapılması gereken her şeyi eksiksiz bir şekilde yerine getirmeliyiz. Kaybedecek zamanımız yoktur. 2024 asayiş açısından da toparlanma yılı olmalıdır.
KKTC’yi yeniden huzur içinde yaşanabilir bir ülke yapmak için birlikte hareket etmeliyiz. Ülkenin nüfus yapısını doğru planlamalıyız. 2024 Kıbrıs Türk Halkı’nı ekonomik sorunlardan ve asayiş endişelerinden kurtaracak bir yıl olmalıdır.
2024 yılında ele almamız gereken bir diğer husus da Kıbrıs konusudur. Kıbrıs konusunda yapılabilecek tek çözüm modelinin iki devletli bir yapıda olabileceğini unutmadan bu yolu yürümeliyiz. Kıbrıs Türkü’nü sıkıntıya sokacak maceralar aramak yerine Anavatan Türkiye’nin güçlü desteği ile yürüttüğümüz iki devletli çözüm modeli politikasına 2024’te daha fazla yoğunlaşmalıyız.
2023’ü bu yönde son derece hareketli ve olumlu gelişmelere sahne olmuş bir yıl olarak tamamladık. KKTC’nin Türk Devletleri Örgütü TDT’ye gözlemci üye olması önemli bir adımdır. Başta Azerbaycan olmak üzere, TDT ülkelerine KKTC makamlarının gerçekleştirdikleri ziyaretler ve katıldıkları üst düzey toplantılar ile yakalanan ivme korunmalı ve devam ettirilmelidir.
Yeni bir yıla daha girdik. Temennim sağlık içerisinde günleri hepimize getirmesidir.
2024’ün ülkemiz kadar dünyamıza da barış ve huzuru getirmesi kuşkusuz hepimizin en büyük dileğidir. Başta Filistin’de yaşanan katliamlar olmak üzere, Ukrayna’da süren savaş ve dünya üzerindeki diğer tüm savaşların sona ermesini temenni ederim.
2024 başta Anavatan Türkiye olmak üzere tüm dünyaya ve ülkemize, barış, huzur, sağlık, mutluluğu getirsin..”
