Savaşan, 10 Aralık İnsan Hakları Günü nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada, insanları tek bir küresel çatı altında yaşatabilme konusunda en güçlü yaklaşımın “insan hakları yaklaşımı” olabileceğini ve insan haklarına saygının artmasıyla farklı kültürlere sahip olan insanların bir arada yaşama olanağının artacağını ifade etti.
Savaşan, “Bugün yaşanmakta olan ve temelde insan hakları ihlali olarak değerlendirebileceğimiz olaylar, insanlar arasında düşmanlığı körüklemekte, yabancı düşmanlığı ve ırkçılığı yükseltirken farklı kültürlere sahip insanların bir arada yaşama olanağını da azaltmaktadır. Bu durum dünyamızı yaşanmaz bir yer haline getirme potansiyeline sahiptir ve aslında mücadele edilmesi gereken başlıca düşman da budur” dedi.
Gazze’de yaşananların son yıllardaki en açık ve acımasız “insan hakları ihlalleri” olduğunu belirten Savaşan, “Ortada savaşan iki ordu yoktur. Olsaydı bile savaşın bazı kurallara göre sürdürülmesi söz konusu olacaktı. Ortada, her türlü savaş aygıtı ile donatılmış olan bir ordunun, 2 milyon insanın yaşadığı bir bölgeyi yakıp yıkması, çocuk ve kadın demeden karşısına çıkan her canlıyı öldürmesi vardır. Bundan büyük insan hakları ihlali elbette olamaz. Bu olaylar yaşanırken ne yazık ki dünyanın önde gelen devletleri bu savaşı durdurma konusunda isteksizlik gösteriyor. Böylesine acımasız insan hakları ihlalleri, tarihe kara bir leke olarak düşen bu tür savaşlar, uzun yıllar boyunca kapanmayacak yaralara vesile olarak insanların gelecekte de birlikte yaşamasını zorlaştıracaktır. Bu acımasız katliamın derhal durdurulması gerekiyor” dedi.
Dünya nüfusunun giderek artmakta olduğuna da dikkat çeken Dr. Ahmet Savaşan, “Bir yanda kanlı savaşlar yaşanırken, diğer yanda artan nüfusa yeterince beslenme, barınma ve gelişme olanağı sağlanamadığına tanık oluyoruz. Dünyanın bazı bölgelerinde yoksulluk savaştan beter durumların yaşanmasına neden oluyor. Derin yoksulluğu, bir insan hakları ihlali saymak ve yoksullukla da mücadele etmek gerekiyor” diyerek eşitsizliğin neden olduğu sonuçların da insanların birlikte yaşama olanaklarını zayıflattığını ve sonuçla kanlı savaşlara da yol açacak şekilde ırkçılık ve yabancı düşmanlığını körüklediğini kaydetti.
Mesajında, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’nde çeşitli ülkelerde yaşanan insan hakları ihlallerini hatırlatan Savaşan, gelişmiş ülke yönetimlerinin bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak için sorumluluk almaları ve dengeli kalkınma için kaynak ayırmaları gerektiğini belirtti.