Garabli yaptığı yazılı açıklamada, “Bizim sırtımızda taşıdığımız yük onurdur, gururdur şereftir, haysiyettir” diyerek, pazar esnafının halkın yanında olduğunu ve haksız kazançtan uzak durduğunu ifade etti.
“Ürünün az olduğu dönemlerde çıkan sebze fiyatlarıyla ilgili ‘pazarcı yüksek satıyor’ imajı verenleri faturalarını ortaya koymaya” davet eden Garabli, komisyoncuların, 50 TL yazdığı salatalığın pazarda 50 TL’den, 30 TL yazdıkları domatesin 30 TL’den satıldığını belirtti.
Söz konusu ürünleri komisyoncudan satın alıp, satan kişinin ise 55 ve 35 TL’den sattığını ifade eden Garabli, “Ama halkımız sanıyor ki 10 liraya alıp, 30 liraya satıyoruz. Bizleri Rum tarafıyla kıyaslıyorlar. Güneyi daha ucuz gibi göstermeye çalışıyorlar. Halkımız isterse, biz her şeye açığız. Alış faturalarını dahi açık açık paylaşırız” ifadelerini kullandı.
Sebze fiyatlarının pahalı olmasının tek sebebinin üretim maliyetlerinin yüksekliği olmadığını kaydeden Garabli, üretim maliyetlerinin yanında extra alınan kıymet tartı, stopaj vergilerinin de buna etken olduğunu ifade etti. Bazı pazarlarda belediyenin ayrıca sebzecilerden yer işgal harcı dışında kıymet tartı parası da aldığını belirten Garabli, doğal olarak bunların da fiyatlara yansıdığını kaydetti.
-“Amaç halkın yanında olmaksa stopaj, kıymet tartı gibi vergilerin alınmaması gerekiyor”
“Amaç halkın yanında olmaksa stopaj, kıymet tartı gibi vergilerin alınmaması gerekmektedir” diyen Garabli, temel gıda sınıfına giren ürünlerin, üretim alış ve satış fiyatlarının yasalarla belirlenmesi gerektiğini kaydetti. Yenal Garabli, “Yoksa biz havanda su dövmeye devam ederiz, herkes elini taşın altına koymalıdır” dedi.
