Güney Kıbrıs'ın mülkiyetle ilgili adımlarını değerlendiren Öztürkler, şunları söyledi:
TMK, uluslararası hukuk alanında kabul görmektedir. GKRY’ni, uluslararası hukuk çerçevesinde hareket etmeye davet ediyorum.
Kıbrıs Türk ekonomisine yönelik saldırgan tutum, iki halk arasındaki oluşabilecek güvene büyük bir darbedir.
Unutulmamalıdır ki; Kıbrıs Türk Halkı, kopmaz bağları ile Türkiye’nin güvencesinde, yolunda devam edecektir.
Öztürkler: “Kıbrıs Türk halkının iradesi mutlaka tecelli edecektir.”
New York’ta bugün BM Genel Sekreteri’nin ev sahipliğinde gerçekleşecek yemekle ilgili de konuşan Öztürkler, yemeği 'çok önemli' olarak niteleyerek, şunları söyledi:
"Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar ile GKRY Lideri Nikos Hristodulidis gayri resmi yemekte bir araya gelecek. Ancak şunu net olarak ifade etmem gerekir ki; GKRY, bir taraftan ‘’Kıbrıs’ta barış istiyoruz’’ sloganları atarken, diğer taraftan Kıbrıs Türk Halkı’na karşı hem siyasi hem de ekonomik saldırılarına devam ediyor. Hristodulidis’in Kıbrıs’ta ve İngiltere’de yaptığı açıklamaları dikkatle inceleyin;
Kıbrıs Türk halkının adadaki eşitliğini görmezden gelen bir anlayışla hareket ediliyor.
Kıbrıs’ta bir anlaşma olacaksa; Kıbrıs Türk halkının iradesi mutlaka tecelli edecektir.
Hristodulidis yönetimi bunu asla unutmamalıdır.
Öztürkler, Ada’da, bugüne kadar ortaya konan tüm çözüm planlarına Rumların hayır dediğini de hatırlatarak, sözlerini şöyle noktaladı:
"Rum liderliği bu anlayış gerçeği ortadayken, hala çözümsüzlük noktasında Kıbrıs Türk tarafını suçlayamaz. Suçlamamalıdır.
Bu noktada ülkelerinde yaşanan tartışmalarda Kıbrıs konusunda Rum gençlerinin kandırıldığını da ortaya koymaktadır.
Avrupa Parlamentosu Milletvekilleri Fidias Panayotu’nun son dönemde yaptığı açıklamalar da Rum liderliğine bir uyarı olmalıdır.
Fidais’ın ‘Bize Türklere yaptıklarımız anlatılmadı. Hükümetimiz bize yalan söyledi’’ sözleri Rum gençliğinin Kıbrıs gerçeklerinden ne kadar uzak büyütüldüğünün de tarihi bir itirafıdır."