GÜNDEM KIBRIS ÖZEL
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın KKTC ziyaretini ve yapılan açıklamaları değerlendiren Öztürkler, başta Güney Kıbrıs olmak üzere tüm dış güçlerin kendi stratejik çıkarlarını düşündüğünü belirterek, Birleşmiş Milletlerin dahi aldığı kararlarda Güney Kıbrıs yanlısı olduğunu gösterdiğini kaydetti. Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iki devletli, egemen eşitlik temeline vurgu yaptığını belirten Öztürkler, Türkiye’nin tek bir yumruk halinde bu siyaseti desteklediğinin gözler önüne serildiğini söyledi.
Yapılan açıklamalardan gurur duyduğunu sözlerine ekleyen Öztürkler, ‘ulusal davalar kişiden kişiye, kurumdan kuruma değişim göstermeyen hususlardır. Şu an Anavatan Türkiye ile aynı noktadayız. Bu bize güven verdi” diye konuştu.
Mülkiyet konusu… “TMK, 7 Bin 650 başvurudan bin 820’sini çözümledi”
Güney Kıbrıs’ın mülkiyet konusunda yaptığı tutuklamaları ve Erdoğan’ın konuyla ilgili Taşınmaz Mal Komisyonu’nu adres göstermesini değerlendiren Öztürkler, konuyla ilgili şunları söyledi:
“Taşınmaz Mal Komisyonu benim için önemli. 19 Temmuz 2024 itibariyle TMK’ya 7 bin 650 adet başvuru olmuş, bunların bin 820’si çözülenmiş, toplamda 462 milyon sterlinlik bir ödeme yapılmış. 2006 Yılında kurulan TMK’ya neden 2023 yılında kaynak aktarımıyla ilgili ciddi bir adım atılıyor? Herkes Taşınmaz Mal Komisyonu diyor ancak ciddi kaynak aktarımı 2023 yılına kadar yapılmıyor. Bazı adımların atılması için 2023 yılı beklenmeseydi, Taşınmaz Mal Komisyonu daha etkin bir şekilde çalıştırılabilirdi.”
“TMK’ya kaynak aktarımı artırılmalı”
Taşınmaz Mal Komisyonu’nun sürekli kaynak akışına ihtiyacı olduğunun altını çizen Öztürkler, yabancılara satılan mallar üzerinden ve Maliye Bakanlığı’nın farklı noktalarından Komisyona kaynak aktarımı bulunduğunu belirterek, bunun artırılması gerektiğini söyledi.
“Güney, korku politikası yaratma çabasında”
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da konuyla ilgili çok net mesajı olduğuna dikkat çeken Öztürkler, ‘bugün baktığımızda TMK varken, hukuk yolu varken tutuklama yapmak ne kadar doğrudur? Yabancı yatırımcıyı ve taşınmaz mal alan kişiler tedirgin ediliyor. Bu bir korku politikası yaratma çabasıdır. Güney, hukukla siyaseti birbirine karıştırdı” ifadelerini kullandı.
“Biz de Güney’de mal bıraktık”
Kıbrıslı Türklerin de Güney Kıbrıs’ta bıraktığı mallar olduğunun altını çizen Öztürkler, konunun çok hassas olduğuna dikkat çekerek, “Taşınma Mal Komisyonu’nun etkin çalıştırılması ve ülkemizin tanıtımına büyük önem verilmesi gerekiyor. Bunlar artarak devam etmeli. Taşınmaz Mal konusu hukuk yolu dışında çözülemez” dedi.
Muhaceret Affı… Öztürkler: Ben aflara çok sıcak bakmıyorum
5 Ağustos tarihinde yürürlüğe girecek olan Muhaceret Affı ile ilgili değerlendirmelerde de bulunan Öztürkler, şunları söyledi:
“Yeni af, “Ben seni affediyorum ama yararlandıktan sonra 40 gün içerisinde kendine iş garantisi sağlayarak bana gelmelisin” diyor. 17 Yılda 13’üncü affımızı yaptık. Ben aflara çok sıcak bakmıyorum. Aflarla değil, alacağımız önlemlerle gündemde olmamız gerekiyor. Hep son diyoruz, alıştık bu afta son da demedik. İnşallah son olur. Bu durumda olan vatandaşlar da artık gitsinler kendilerini düzenli hale getirsinler. Maalesef bizde bazen işverenlerden kaynaklı da sorunlar yaşanıyor. Bunların artık bir an önce son bulması gerekiyor.”
Ülke nüfusu… “Mekansal Adres ve Kayıt sistemi hayata geçirilmeli”
Bahar Sancar’ın ülke nüfusu ve nüfus sayımı konusunda sorusuna da yanıt veren Öztürkler, artık evlere kapanarak ilkel yollarla nüfus sayımı yapılamayacağını, Mekansal Adres ve Kayıt Sisteminin hayata geçmesi gerektiğini belirtti. Nüfusu bilmenin geleceği planlama açısından olmazsa olmaz olduğunu sözlerine ekleyen Öztürkler, Mekansal Adres ve Kayıt Sisteminin güvenlik açısından da önemli olduğunu söyledi.
