Pelin Yükselay - ÖZEL HABER
Vatandaşlar yeni yıl gecesi için planlarını yaptı...
31 Aralık gecesi kimi vatandaşlar restoranlarda, kimi vatandaşlarsa evlerinde sofralarını kurarak, 2025 yılını karşılamaya hazırlanıyor.
Yeni yıl gecesi sofralarının ihtişamlı olduğu, o gece yemeklerin, tatlıların tıka basa yendiği bir gerçek...
Peki bu doğru mu?
Bir gecede, sayılı saatler içerisinde mideyi bu kadar doldurmak bazı sağlık sorunlarına yol açabilir.
Gündem Kıbrıs muhabirinin görüştüğü Uzman Diyetisyen Orhan Özdengiz, yılbaşı sofralarının ardından en çok yakınılan şikayetlerin tansiyon yüksekliği, mide bulantısı, baş ağrısı, güçsüzlük ve sindirim sistemi rahatsızlıkları olduğunu kaydetti.
"Biraz dikkat edilirse, içki ve aşırı yemek sonrası oluşan bu şikayetleri ve sersemliği önlemek mümkün" diyen Orhan Özdengiz, yılbaşı gecesi yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
Mezelere dikkat…
-Yılbaşı yemeğinden önce mutlaka ara öğün yapılmalı, ‘nasıl olsa akşam yiyeceğim’ diyerek gündüz aç kalma yoluna gidilmemeli.
-Yılbaşı gecesi yemeğe salata ile başlanmalı. İlk açlık hissi bu şekilde bastırılmalı sonrasında ufak ufak meze ve ana yemeğe geçilmeli. Mezelerin kararında yenilmesi ana yemek öncesi çok önemli.
Alkol hiç tüketmeyin, tüketilecekse 2 bardak!
-Alkol tabi ki hiç tüketilmese daha uygun olur ancak yine de alkol tüketmek isteyenler 2 bardağı geçmemeli.
Sütlü tatlı tüketin…
-Tatlı yenecekse mutlaka sütlü tatlılar seçilmeli. Şerbetli, kremalı ve bol çikolatalı tatlılardan uzak durulmalı.
“Bir önceki günün acısını bir sonraki günden çıkarmayın”
1 Ocak günü için de beslenme tavsiyelerinde bulunan Orhan Özdengiz, ‘sakın bir önceki günün acısını bir sonraki günden çıkarmayın’ dedi. Özellikle su tüketiminin önemine vurgu yapan Özdengiz, yeni yılın ilk günü içilecek 3 buçuk, 3 litre suyun vücudu oldukça rahatlatacağını kaydetti. Yeni yılın ilk günü sebze ağırlıklı beslenmenin doğru olacağını dile getiren Özdengiz, aynı gün yapılacak 45 dakikalık yürüyüşün de çok iyi geleceğini belirtti.