'Humanitarian Film Festival' (İnsani Film Festivali) kapsamında Atatürk Kültür Merkezi'nde oyunculuk atölyesi gerçekleştiren oyuncu Olgun Şimşek atölye öncesi Anadolu Ajansı'na verdiği röportajda nasıl oyuncu olduğunu anlattı.
'Aslında çaresizlikten oyuncu oldum' diyen Şimşek, oyuncu Ceyda Düvenci'nin babasının kendi hayatında nasıl bir yeri olduğunu şu sözlerle aktardı:
"Düğünlerde şarkı söyleyen bir adamdım. Ceyda Düvenci'nin babası İsmail Düvenci, 'senin kesinlikle oyuncu olman lazım' demişti bana. Beni konservatuvara girebilmem için bir süre çalıştırdı. Konservatuarla beraber oyunculuk başladı."
Olsun Şimşek, yaşamı boyunca 'bundan olmaz' ifadesiyle sıklıkla karşılaştığını söyledi. Konservatuvara 1988 senesine girdiğini ve çaresizlikten nasıl oyuncu olduğunu ise şöyle anlattı:
"O zamanlar 2-3 tane konservatuvar vardı. 50 kişi gibi bir oyuncu adayı giriyordu. Zaten TRT vardı. Konservatuvara girerken 'bir dizide oynayacağım ve meşhur olacağım' diye bir hedefim yoktu. Tiyatro diye bir şey de var. Bu da 'hünerli bir çocuk' dediler. Zaten benden başka da bir şey olmazdı. Biraz aslında çaresizlikten oyuncu oldum. Ya da o yeteneğimi 'buymuş' deyip buldum.
Bir gün bir oyun yapmak istersem oyuna öyle başlamak istiyorum. Benim hayatım 'bundan olmaz'la başladı. 'Bundan olmaz'la konservatuvardaydım. 'Bundan olmaz'la profesyonel oldum. Hep bir kendini ispat, kendini bir ifade biçimi hasıl oldu."
Oyunculukla ilgili eğitimin verilmediğini alındığını belirten Şimşek, "Oyunculukla ilgili eğitim bitmiyor. Her zaman devam ediyor. İnsan olmakla ilgili bir şey bence. Hani insan olmakla da bitmiyor. Her aşamasında bir şey öğreniyor insan. Benim çocuklarım olmasaydı belki de bana 'Terzi' dizisindeki rolümde bu kadar tezahürat edilmezdi. Çünkü çok çocuk ruhlu bir adamı oynadım" dedi.
Oyunculuğun ne olduğunu aktaran Olgun Şimşek, bunun yetenekle ilgili olduğunu oyunculuğun ölene kadar da devam ettiğini şöyle aktardı:
"Çocukluğumuzda hepimizde vardır, çocuklukta keşfedilen bir şeydir. En özgür yaşadığımız zamanlar çocukluk dönemidir. En kendimizi ifade ettiğimiz, hayata en açık, objektiflerimizin sonuna kadar açık, korkusuz, önyargısız buluşmalarımız oralarda gerçekleşir. Bu daha sonrasında bizi besler diye düşünenlerdenim. Yani bir insanın durup dururken, bir başkası olma isteği bir yetenekle mümkündür. Öbür türlü dalga konusu olursun. Yani başka bir şey, başka bir durumla, başka bir duyguyla hemhal olabilme yeteneğidir oyunculuk. Hani başka birinin durumuna yerleşmek ve onu yargısız anlamak ve anlatmaktır. Bu bir yetenek istiyor. Oyunculuk, 'şimdi oldum' gibi bir şey değildir. Ölene kadar devam eden bir süreçtir."
Olgun Şimşek kimdir?
1971 doğumlu Bursalı oyuncu Olgun Şimşek, ilk ve ortaöğretimini Bursa, Mustafakemalpaşa'da lise eğitimini ise Mustafakemalpaşa Lisesi'nde tamamladı.
İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı oyunculuk bölümünden 1993 yılında mezun olan Şimşek kimisi için 'Bir Demet Tiyatro'da Kudret, kimisi için '7 Numara'nın Sabit Ballıoğlu karakteri olarak ünlendi.
Televizyon dünyasının uzun süreli yapımı olan İbo Show'da Güçlü karakteri ile geniş kitlelerce tanındı.
Uğur Yücel'in yönetmenliğini yaptığını Yazı Tura filmindeki Rıdvan rolü ile başta Altın Portakal ödülü alan Şimşek'in en çok bilinen rolleri arasında Yalan Dünya dizisinde, canlandırdığı Selahattin karakteri de yer alır.
