İngiltere'nin Cambridge şehrinde yaşamış 16 kişinin kemikleri üzerinde yapılan DNA analizleri, dönemin insanlarının nasıl yaşamış olabileceğine ışık tutuyor. Bu insanlardan bazıları ''kara ölüm'' de denilen vebadan kurtulmuş insanlar.
Araştırmacılar eski İngiliz şehrindeki bir mezarlıkta yüzlerce iskelet üzerinde genetik çalışmalar yürüttü.
Araştırma ekibi; kasaba halkının, akademisyenlerin, gezginlerin ve zanaatkârların “kemik biyografilerini” oluşturmayı başardı.
Bu biyografiler insanların nasıl yediğini içtiğini, aktivitelerini, vücut travması geçirip geçirmediklerini ve hatta nasıl öldüklerini ortaya koyuyor. Kemikler, Orta Çağ Cambridge'inde yaşayan insanlar ve karşılaştıkları zorluklar hakkında bir hikaye anlatıyor.
DENEKLER EMPATİ KURULMASI İÇİN İSİMLENDİRİLDİ
Araştırmacılar kolay empati yapılabilmesi için deneklerine takma isimler verdi ve resimli portreler oluşturdu.
Birden fazla yaralanmadan sonra kısaltılmış bacağı üzerinde topallayan Anne ve vebadan kurtularak 60'lı yaşlarında kanserden ölen Wat, bu deneklerden bazıları.
Kemikler, Orta Çağ Cambridge'inde yaşayan insanlar ve karşılaştıkları zorluklar hakkında kolektif bir hikaye anlatıyor.
ORTA ÇAĞ'DA YAŞAM VE ÖLÜM
Araştırma sorumlusu James Robb, "Tüm ortaçağ kasabaları gibi Cambridge de bir ihtiyaç deniziydi." dedi. Robb, "Daha şanslı olan fakir insanlardan birkaçı ömür boyu hastanede yatıp yemek yiyebildi. Seçim kriterleri maddi ihtiyaç ve yerel politika gibi belirleyicilerdi.” ifadelerini kullandı.
İskeletleri analiz etmek, araştırmacılara Cambridge sakinlerinin diyetleri, günlük yaşamlarının fiziksel izleri ve geçirdikleri hastalıklar hakkında fikir verdi. Kemikler Orta Çağ'da hayatın ne kadar zor olabileceğini ortaya çıkardı.
Örneğin All Saints mezarlığına gömülenlerin yarısı çocukluktan sağ çıkamadı. Hastane mezarlığına gömülen çocuklar ise yaşlarına göre küçüktü ve anemi, yaralanma ve tüberküloz gibi hastalık belirtileri gösteriyordu.
CAMBRIDGE ÜNİVERSİTESİ'NİN İLK AKADEMİSYENLERİ
İskeletlerdeki kol kemiklerinin incelenmesi hastane mezarlığında gömülü olan eski üniversite akademisyenlerinden oluşan bir popülasyonu ortaya çıkardı.
Kasabalıların çoğu, mesleklerindeki iş gücünü yansıtan güçlü ve gelişmiş sağ kollara sahipti. Ancak durumun farklı olduğu 10 erkek iskeleti vardı.
Robb akademisyen oldukları düşünülen bu erkekler hakkında, "Bu adamlar meslek olarak insan gücü gerektiren bir iş yapmıyorlardı. İleri yaşlara kadar sağlıklı ve yeterli beslenerek yaşadılar. Görünüşe göre onlar Cambridge Üniversitesi'nin ilk akademisyenleriydi." ifadelerini kullandı.