KIBRIS

Manavoğlu: Şerefiye Vergisi ile bu işler çözülmez

Dokuzuncu dönem milletvekili Gülşah Sanver Manavoğlu, Güney Kıbrıs’ın KKTC’deki Rum malları ile ilgili uygulamalarını değerlendirirken, ‘Şerefiye Vergisi ile bu işler çözülmez’ dedi.

GÜNDEM KIBRIS-ÖZEL HABER

Gündem Kıbrıs’ta Genel Yayın Yönetmeni Çiğdem Aydın’a konuk olan Dokuzuncu dönem milletvekili Gülşah Sanver Manavoğlu Güney Kıbrıs’ın KKTC’deki Rum malları ile ilgili uygulamaları ve emlak satışları ile ilgil değerlendirmelerde bulundu.

Emlak satışlarında yaşanan gelişmeler nedeniyle Şerefiye Vergisi’nin yeniden gündeme geldiğine değinen Manavoğlu, Şerefiye Vergisi ile değil, satıştan vergi ile bu işin çözülebileceğini söyledi. Mecliste olduğu dönemde bunu gündeme getirdiğini dile getiren Manavoğlu, şunları kaydetti:

“ O dönem müteahhitler ayaklandı. Hükümetin bu dönem yaptığı en doğru şeylerden biri satışlardan yüzde 3 oranında verginin Taşınmaz Mal Komisyonu’na aktarılmasıdır. 2 sene önce bu alınmaya başlandı. Bir şekilde o para toplandı. Ama bu süreçte biz Rumlara ödemeleri yapmadığımız için, bu arazilere koca binalar dikildi ve bugün bu noktaya geldik”

“RUM TARAFINA BİLGİ VEREN FARELER VAR”…

Manavoğlu, “Rum kesiminin burada amacı bir şekilde masaya oturulduğunda bu toprakların bu şekilde satılmasının önüne geçeriz diye düşünebilirler. Son dönemlerde Esentepe Tatlısu çok dikkat çekti. Sanırım oralar tamamen Rum malı. Bu yerlerin satışlarıyla ilgili reklamlar da korkunç bir hal aldı. Çok etkin ve yoğun bir görüntü ortaya çıktı. Bence o görüntü de bu işi hızlandırdı. Ve bir şekilde Rum tarafına bilgi veren fareler var. Çünkü ortada evraklar var. Artık dünya küçüldü teknoloji ilerledi. Bir reklam görebilirsin. Bununla ilgili elinde bilgiler vardır. Bir Rum’a ait olduğunu görürsen oraya saldırmak için fırsatın var demektir” dedi.

“ÇÖZÜM ÜRETİLMELİ Kİ SİSTEM ÇÖKMEMELİ”…

Manavoğlu, “Türkiye’de belirli bölgelerde inşaat yapımıyla ilgili kısıtlamalar oldu ve oradaki müteahhitler buraya gelmeye başladı. Sadece avukatlarla yapılan anlaşmalar yok. Noter aracılığıyla veya kişisel yapılan anlaşmalar var. Bu yasaya göre 6 ay içinde taşınmazlarınızı bildirip 2 sene içinde tapuya kaydetmeleri gerekiyor. Eğer bu sayı fazlaysa ellerinden çıkarmaları için zaman tanındı. Türkiye’den bir sürü kişi onlarca dönüm aldı, apartman aldı. O zaman ne talep edesin? Vatandaşlık… Yabancıları yani 3. Dünya ülkesinden gelen kişileri artık vatandaş yapmıyoruz. Sadece Türkiyelileri yapıyorlar. Aslında bu da çözüm olmadı. Bizim artık başka bir çözüm ortaya koymamız lazım. Gerekirse Türkiye vatandaşlarına bu tarz durumlar için bir açılım yapılması gerekir. 6 ay içerisinde bu bildirimler yapılacaksa bu konularda vatandaşlık verilmemesi gerekir ve Türk vatandaşlarının durumuna bakılarak ayrı bir düzenleme ile bu yapılmalı. Hem bu insanların zarar etmemesi hem de çözüme ulaşılması için çözüm üretilmeli ki sistem çökmemeli. Bu yasaya kadar çok büyük bir satış hacmi vardı. Artık onun da önü kesildi” dedi.

{ "vars": { "account": "G-2P5695J8JB" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }