Yayın Yüksek Kurulu tarafından Web TV’lere lisanları verildi…

Gündem Kıbrıs olarak bizler de lisansımızı Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Yayın Yüksek Kurulu Başkanı Feyzi Hansel ve RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in de katıldığı törende, RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in takdimiyle aldık…

Kuzey Kıbrıs’ın en çok okunan ve takip edilen haber sitesi olan Gündem Kıbrıs’ta yayınlarımız bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da etik değerler, şeffaflık ve toplum hassasiyetleri doğrultusunda tarafsız olarak devam edecek…

Okuyucularımız ve izleyicilerimizle birlikte gündemi belirlemeye devam ederken, Gündem Kıbrıs ailesi olarak yeni nesil medyaya yenilikleri de getirmeye ve bu anlamda öncü olmaya devam edeceğiz…

Lisanslı bir kurum olarak da her zaman denetlenmeye alnımızın akıyla açık olacağız…

Umuyorum ki sektörümüzde rekabeti adil bir şekilde sağlamak için merdiven altı olarak yayın yapan ve haksız rekabet ortamı oluşturan, yasal bir statüsü bulunmayan yayınlar için de gereken en kısa sürede yapılır…

Bu akşam gerçekleşen törende yapılan konuşmalardaki bazı satır başları özellikle dikkatimi çekti...

Özellikle Yayın Yüksek Kurulu Başkanı Feyzi Hansel ve medyanın içerisinden gelen Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın da ortak kurduğu bir cümleyi buradan sizlere de aktarmak istiyorum…

“Gazeteciler tarafından yapılan veya yazılan yorumların devlet düzeninin aşağılamaması, siyasilere yapılan eleştirilerin saygı sınırlarını ve evrensel etik değerler içerisinde” yapılmasıydı…

Kesinlikle katılıyorum…

Eleştiriler hiçbir zaman hakaret boyutuna ulaşmamalı, devlet düzenine karşı gelmemeli ve belirli çerçevede seviyeli bir şekilde gerçekleşmeli…

Bazı kavramlar göreceli olabiliyorken, bazı kavramlar da toplumdan topluma, hatta kişiden kişiye değişebiliyor…

Ancak yasaların koruyuculuğu altında medya etik değerlerine sahip çıkarak Gazetecilik mesleğini icra ederken, sizlerin de bizzat bildiği gibi çeşitli zorluklar ile karşılaşıyoruz…

Bunların en başında ise “Baskı ve Mobbing” geliyor…

Örneğin; ismi lazım değil bazı politikacılar, bazı gazetecilerin görüşlerini beğenmediğinde, onların müdür veya patronlarını arayarak ekmekleri ile oynayabiliyor…

Veya bazı hatırı sayılır kişileri araya koyarak çeşitli telkinlerde bulunulabiliyor…

Bazı politikacılar tarafından yapılan bu davranışların da “Etik değerler çerçevesinde olmadığı” bir gerçektir…

“Bazı” diyorum çünkü tüm politikacılar için geçerli değil bu söylediklerim…

Birçoğu ile aramız gayet iyi, ne zaman ararsak ulaşabiliyor ve sorularımıza yanıt alabiliyoruz…

Üç trafik kazası… Bir yaralı, bir tutuklu Üç trafik kazası… Bir yaralı, bir tutuklu

O nedenle “Söz meclisten KISMEN dışarı”…

Öten yandan şunu da hatırlatmak isterim…

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararına göre politikacılar, toplumda eleştiriye en açık olması beklenecek kişiler olarak kabul edildi…

Buna bağlı olarak, bir politikacı hakkında yapılacak kabul edilebilir eleştirinin sınırları, sıradan bir kişi hakkındakilerden daha geniştir...

Bir gazeteci toplumun hassasiyetlerini gözeterek bir politikacıya soru soruyorsa veya eleştiride bulunuyorsa, o politikacının bulunduğu konum itibariyle “Şeffaf” ve seviyeli bir şekilde yanı vermesi gerekir…

Görmezden gelmek, tehditle demeyeyim ama telkinle veya çeşitli aracılarla gazetecileri susturmaya çalışmak da politikacılara yakışan etik bir davranış değildir…

Politikacılar da gazeteciler de mesleklerini toplum için yapmaktadır…

Her iki alanda da en önemli konu toplum menfaatleri ve toplumun geleceğidir…

Bir yerde yanlış varsa gazeteci söyleyecek, düzeltilmesi gereken bir durum varsa politikacı gerçekleştirecek…

Ancak küfür, hakaret ve aşağılama gibi söylemler olmadan, rencide etmeden ve saygı çerçevesinde…

Bir de…

Eleştiri kaldıramayacağını düşünen kişiler politikaya soyunmasın…

Ya da eleştirilecek davranışlarda bulunmasın…