AP vekili İsmail Ertuğ, Taraf'taki yazısında, "Kıbrıs'ta doğru adım atmanın şimdi tam zamanı, çünkü artık Cumhurbaşkanlığı koltuğunda Annan Planı'na 'evet' demiş olan bir siyasetçi oturuyor" yorumunu yapmış. Peki, her şey bu kadar kolay mı? Siyasi bütün riskleri alarak 2004'te yapılan referanduma tam destek veren AK Parti, Kıbrıs konusunda "yeni" bir açılım yapsa "sorun çözülür mü?" Kıbrıslı Türk genç sanatçı Umay Yılmaz'ın Selimiye bölgesinde açtığı sergide 'teller içindeki Kıbrıs' bu girdaptan kurtulabilir mi?
Çekişme çözümü engelledi
Anastasiadis, 'ezeli' siyasi rakibi AKEL 'hayır' dediği için mi 'evetciydi' yoksa gerçekten "federal bir çözümü" destekliyor muydu? Kıbrıs Rum Kesimi'ndeki siyasi çekişmeleri yakından izlemek gerekiyor. DİSİ ile AKEL yıllarca mücadele etti. Ada'nın Güney'inde Kıbrıs Üniversitesi'nde Dekan olan Prof. Niyazi Kızılyürek bunu en iyi analiz edenlerden biri. Kızılyürek, "*(…)Kıbrıs sorunu konusunda birbirine yakın olan (AKEL-DİSİ'nin) “düşman-kardeşler” görüntüsü çizmesi maalesef Kıbrıs’ın geleceği açısından pek umut vermiyor" diyerek "tarihi bir uyarı" yapıyor. Devamında ise, "Federal çözüm konusunda birbirine yakın olan DİSİ-AKEL çekişmesi 2004 yılında tarihi bir çözüm fırsatının heba edilmesine yol açtı(...) (10 Şubat-Yenidüzen)
DİKO destekli zafer
Öyle görüldüğü gibi Anastasiadis "evetçi" çözüm hemen kapıda yorumlarını yapmak için erkenci davranmamakta fayda var. Anastasiadis'in seçimi kazanmasını "gündeme" getirirken, "nasıl kazandığını" gözden kaçırmamak gerekiyor. DİSİ, Kıbrıs Rum Kesimi'nin "uç bir siyasi anlayış" benimseyen ve Mr. No lakaplı (merhum) Papadopulos'un partisi DİKO'nun tam desteğini alarak seçimlerden zaferle çıktı. DİKO'nın "Kıbrıs'ta bir federal çözümü bile" taviz saydığını, Kıbrıslı Türklerin, Maronitler gibi 'üniter' bir yapıda yerini almasını istediğini de hatırlatalım.
Müzakerecili görüşme
Böyle bir ortamda Kıbrıs'ta çözüm arayışları önümüzdeki dönemde başlayacak. Görüşmelerin "liderler" seviyesinde değil de "müzakereciler" seviyesinde devam etmesi bekleniyor. Anastasiadis, seçimlerden önce DİKO'ya görüşmeler için "müzakereci" atayacağı sözünü vermişti. Bu durumda; Kıbrıs Türk tarafının da bir müzakereci belirlemesi gerekecek. Başbakan Erdoğan'a yönelik “ılımlı” mesajlar gönderen Rum liderin, AB Bakanı Egemen Bağış’ın dediği gibi "mihraklara yenilmemesi” gerekecek.
Yeni bir fırsat olabilir
Rum lider, 2005 yılında gittiği İstanbul'da Kıbrıslı Türk şair Neşe Yaşın'ın "bölünmüşlüğe" dikkat çeken bir şiirini okumuştu. Sonuçta; "Güney Kıbrıs’taki iktidar değişikliği yeni bir başlangıç için bir fırsat olabilir(...)(Sami Kohen-19 Şubat-Milliyet) Anastasiadis "ya yarısını sevecek Ada'nın ya da hepsini..." İzleyip göreceğiz.
İşte o şiir
"Yurdunu sevmeliymiş insan.
Diyor hep babam.
Benim yurdum, bölünmüş ortasından.
Hangi yarısını sevmeli insan."