GÜNDEM KIBRIS ÖZEL
Karavelioğlu, Ulusal Birlik Partisi başkan adaylığı karar verme sürecini şu şekilde anlattı:
“İşim gereği hep vergi veren tarafta oldum. Vergi verdiğimiz halde baktım bizim vergiler doğru yerlere kullanılmıyor ve ülke kötü yönetiliyor. Ulusal Birlik Partisi de kötü yönetiliyor. 32 Yıllık iş yaşamımı Ocak’ta noktaladım ve UBP’yi yönetmeye aday olduğumu, artık siyaset yapacağımı duyurdum. Her zaman ekiplerimle hedef koyarak çalıştım, hedeflerime de hep ulaştım. Ben Ulusal Birlik Partisi’ni iyi yönetirim. UBP şu an eriyor. Anketlerde de bu belli. Ben iyi yönetmeye talibim” diye konuştu.
“Kurultay süreci çok sancılı geçecek, belli”
UBP’nin kurultay sürecinde olduğunu ve şu an üyeler anlamında örgütlerin de rahatsızlıkları olduğunu belirterek, ‘2 Ağustos’ta örgüt başkanlığı seçimleri var ama bugün oldu örgütlerin üye listeleri yok. Kurultay süreci çok sancılı geçecek, belli” diye konuştu.
“Koltukta istikrar olmaz”
Ülkede birçok sıkıntılı süreç yaşandığına dikkati çeken Karavelioğlu, bunların hepsinin Ulusal Birlik Partisi’nin kötü yönetilmesinden kaynaklandığını savundu. “İstikrar demek doğru yönetim demek değil" diyen Karavelioğlu, koltukta istikrar olmayacağını söyledi.
“Başkan olduğumda ilk olarak Parti Tüzüğünü uygulayacağım”
Karavelioğlu, seçildiği takdirde yapacaklarını da şu şekilde anlattı:
“UBP’de ortak aklı ön plana çıkarmak gerekiyor. Parti Meclisi uzun zamandır toplanmıyor, aynı şekilde MYK’da. Ben yönetmeyi bilirim ve ortak akılla yönetim önemlidir. İnsanları dinler, sonra karar oluşturursunuz. İlk yapacağım Parti Tüzüğünü uygulamak. Üye sayısında saçma sapan bir duruma geldi parti, 21 bin 900 üye var. Bunun düzenlenmesi gerekiyor. Örgütlerin üzerindeki ölü toprağın silkelenmesi gerekiyor. Ben 410 kişiyi ziyaret ettim bugüne kadar. Birebir ziyaretlerimde gözlemlediğim arkadaşlarımız kötü bir psikolojiye sahip. Parti içinde bir huzursuzluk var.
Karavelioğlu: Kazanmak için yola çıktım
“Ben kazanmak için yola çıktım” diyen Karavelioğlu, 22 Ocak’tan beridir çalıştığını vurgulayarak, “Bir duruşunuz olması gerekir ve bu duruşla fikirlerinizi anlatmanız gerekiyor. Üstel’le Taçoy’a oy vermek istemeyenler, partide değişim isteyenler, yeni yüz görmek isteyenler beni tercih edecektir” dedi.
“Milletvekili adayı olacağım”
Ulusal Birlik Partisi Başkan adayı Ahmet Melih Karavelioğlu, önünde UBP Genel Başkanlık yarışı olduğunu, bunu kaybetmesi durumunda hedefinin genel seçimler ve milletvekilliği olduğunu kaydetti. Kendine 10 yıl zaman koyduğunu belirten Karavelioğlu, 22 Ocak’ta siyaset yapmaya karar verdiğini ve 10 yıl hedefi koyduğunu anlatarak, ‘Ben koltuğa saplanıp kalmam, zamanı geldiğinde o koltuktan kalkmak lazım” diye konuştu.
“Benim yönettiğim kurumlarda entrika olmaz”
Kendi alanında ‘duayen’ olduğunu vurgulayan Karavelioğlu, iş yapılmayan yerde dedikodu ve entrika olduğunu vurgulayarak, kendi yönettiği kurumlarda bugüne kadar buna izin vermediğini, siyasi hayatına da aynı noktada devam edeceğini vurguladı.
“Rahmetlik Denktaş ‘Her devirde adam olacaksınız’ derdi. Benim mottom bu”
Karavelioğlu, konuyla ilgili sözlerine şöyle devam etti:
“Temiz siyasete, ilkeli duruşa ihtiyacımız var. İnsanlar fırıldak gibi dönerken biz de dönmek zorunda mıyız? Bir dik duruşumuz olması lazım. Rahmetlik Denktaş ‘Her devirde adam olacaksınız’ derdi. Benim mottom bu. Ben fikre, duruşa güveniyorum, üyeye güveniyorum. İnanıyorum ki başkan olacağım”
Karavelioğlu: UBP’yi birinci parti yapacağım
Seçildiği takdirde Ulusal Birlik Partisi’ni birinci sıraya taşıyacağını iddia eden Karavelioğlu, planlı programlı çalışma vurgusu yaparak, imzalanan protokolleri başarısızlık örneği olarak addetti, doğru yönetime vurgu yaptı. Karavelioğlu, kazandığı takdirde gençlere partide kontenjan sağlayacağını ve her ilçeden bir genci genel başkan kontenjanı olarak milletvekilliğe aday olarak sokacağını söyledi.
Ekonomik sorunlar… “Gelirlere değil, giderlere odaklanılması gerekiyor”
Ülkede yaşanan ekonomik sorunlarla ilgili de konuşan Karavelioğlu, serbest piyasaya inandığını belirterek, ülkede enflasyonu artırıcı adımlar atıldığını söyledi. Karavelioğlu gelire değil, gidere odaklanılması gerektiğinin altını çizdi.