HİZMET GİDERLERİ DİYORLAR AMA SU FATURALARI HAMAM İŞLETİYORUZ GİBİ!

Karakuş ÖZ Yazdı...

HİZMET GİDERLERİ DİYORLAR AMA SU FATURALARI HAMAM İŞLETİYORUZ GİBİ!

Her ay gelen su faturalarına baktığınızda aklınıza ilk gelen şey şu olabilir: “Evde mi yaşıyoruz, hamam mı işletiyoruz?” Çünkü rakamlar artık sıradan bir ailenin su tüketiminden çok, ticari bir işletmenin giderini andırıyor. Yetkililer ise faturadaki artışı genellikle “hizmet giderleri” diye açıklıyor. Peki bu açıklama ne kadar tatmin edici?

Gerçekten Ne Kadar Su Kullanıyoruz?

Bir hanede kullanılan su genelde şu alanlarla sınırlıdır. Günde birer duş, yemek pişirme ve bulaşık yıkama, lavabo ve tuvalet kullanımı, çamaşır makinesi çalıştırma. Bütün bu kullanım bir ayda birkaç ton su eder, ama fatura neredeyse elektrikle yarışır hâle gelmiştir.

“Hizmet Gideri” Ne Demek? Daha açıklayıcı olabilme şansınız var mı?  Belediyeler ve su idareleri, faturada yer alan yüksek tutarları şu başlıklarla gerekçelendiriyor. Temizlik ve aydınlatma. Kanalizasyon bakımı ve hayatımda en azından kendi adıma konuşmam gerekiyorsa, Sayaç bakım hizmetleri. Nedir be gardaş bu gerekçeler. 13 tl su harcamadı olan bir evin 800 tl faturası nasıl olur Allah aşkına?  Vatandaşa göre bu kalemlerin çoğu sadece birer bahane gibi algılanıyor. Çünkü tüketim aynı kalsa bile, her ay gelen fatura farklı ve sürekli artan bir düzeyde.

Vatandaş kullandığı suyu ödemiyor , diğer bir sürü  hizmet bedeli hikayesini ödüyor. Her kesimden insan aynı şeyi soruyormaya başlıyor faturalar gelince.

“Yahu Bu kadar su mu kullanıyoruz gerçekten?”

“Tasarruf ettikçe neden fatura düşmüyor?”

“Duş süresini azalttık, çamaşırları toplu yıkıyoruz ama yine yüksek.”

Yani halk faturada yazan tutarın gerçek su kullanımını yansıtmadığını düşünüyor. Hizmet adı altında alınan kalemlerin sorgulanması gerektiğine inanıyor.

Faturalarda şeffaflık sağlanmalı.Hangi kalem ne kadar, neden alınıyor açıkça gösterilmeli. Gerçek tüketimle uyumlu fiyatlandırma yapılmalı.Az tüketen az ödemeli, ihtiyaç sınırında tüketim ceza gibi yansıtılmamalı. Asgari su kullanımı ücretsiz ya da çok düşük bedelli olmalı. Temel insan hakkı olan su, herkesin erişebileceği bir hizmet olmalı.Fatura kalemleri sadeleştirilmeli. Karmaşık ve kafa karıştırıcı ek bedeller kaldırılmalı veya tek başlık altında toplanmalı.

Yani kısacası sayın yetkiler .

“Hizmet gideri” adı altında faturalara yansıyan yükler, halkın sırtındaki ekonomik baskıyı artırıyor. Bu durum artık sadece bireysel bir şikâyet değil, toplumsal bir adalet meselesi hâline gelmiştir.

Halk su gibi temel bir ihtiyaçta kendini müşteri gibi değil, vatandaş gibi hissetmek istiyor.

VE  HAKLI OLARAK SORUYOR

“NE HİZMETİ VERİYORSUNUZ  Kİ, HER  AY  HAMAM İŞLETİK SANILIYOR?”