Hayattaki her şey iki kere yaratılır. Önce zihnimizde şekillendiririz yapacağımızı, ardından gerçek hayatta meydana getiririz. Bu da düşüncelerimize dikkat etmemiz gerçeğini ortaya çıkartır. İyi ve olumlu şeyler düşünmeliyiz ki hayatımızdaki her şey çok daha güzel olsun. Düşüncelerimizle bir enerji yaydığımız gerçeğini unutmamak lazım. Evrenin özü de enerji olduğuna göre, olayların ve yaşadıklarımızın bizim kendi düşüncelerimizden etkilenmesi normal hatta kaçınılmaz. Kısaca Kuantum da bunu demiyor mu?
Birçok insan hayat karmaşasından bir an bile olsa sıyrılıp, kendine zaman ayırmıyor. Kendine kendi için bir şey yapmıyor. Kendinin, bu dünyadaki en kıymetli ve nadide varlık olduğundan bile habersiz. Düşünmüyor, kendini dinlemiyor, kendini tanımıyor, isteklerini, arzularını ve var oluş amacını bilmiyor. Onu durduran, atalete sevk eden korkularıyla yüzleşmek istemiyor. Hedeflerini hiç düşünmemiş bile. Dümeni olmayan bir gemi gibi, rüzgârda savruluyor. Gideceği yönü bilmediği için önüne çıkan fırsatları kullanamıyor. Kim olmak istediğine karar vermemiş.
Oysa hiç bir şey için geç değil. Kim olmak istediğimize karar verelim. Eminim ki ihtiyacımız olan tüm kapılar, bir bir açılacaktır. Hedefsiz kalmayalım, tek hedefe saplanmayalım. Kim olmak istiyorsun? Her şey senin ellerinde…
“Yapabileceğinizi düşünürseniz yaparsınız. Yapamayacağınızı düşünürseniz, haklısınız.” Demiş Mary Kay Ash. Başarısızlık düşüncesini aklınızdan çıkartıp atın. Siz her şeyi başaracak güçte ve yetenektesiniz. Ben bundan eminim, siz de emin olun.