Uluslararası gözlemcilerde geliyorlar, Türkiye ve KKTC’nin ortak kapasitesinin ne kadar gelişmiş olduğunu görüyorlar ve takdir ediyorlar” değerlendirmesini yaptı. Feyzioğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip  Erdoğan’ın, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i Kıbrıs Barış Harekatı yıl dönümü kutlamalarına birlikte gitme davetine ilişkin ise “Cumhurbaşkanımızın daveti fevkalade önemlidir” diye konuştu.

Şehit Teğmen Caner Gönyeli-2024 Arama Kurtarma Davet Tatbikatı, Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC’den arama kurtarma unsurların katılımıyla, 10-14 Haziran tarihleri arasında KKTC’de gerçekleştiriliyor. Bu sene 20’ncisi düzenlenen tatbikatın kara safhası Girne’de 101 Evler (St. Hilarion) bölgesinde, deniz safhası ise Gazimağusa açıklarında KKTC karasuları dışında ve Türk Arama Kurtarma Bölgesi’nde yapıldı.

Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu, tatbikata ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Feyzioğlu, “Tatbikat her yıl giderek gelişiyor. Türkiye’nin milli savunma sanayindeki kapasitesi arttıkça, silahlı kuvvetlerimizin, sahil güvenliğimizin kapasitesi arttıkça, tecrübesi de sahada her gün zenginleştikçe bu tatbikatında içeriği gelişiyor. Burada uluslararası gözlemcilerde var, fevkalade önemli. Bu tatbikatı, Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti birlikte yapıyor. Uluslararası gözlemcilerde geliyorlar, Türkiye ve KKTC’nin ortak kapasitesinin ne kadar gelişmiş olduğunu görüyorlar ve takdir ediyorlar. Çok önemsediğimiz bir tatbikat. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi.

“Cumhurbaşkanımızın daveti fevkalade önemlidir”

Feyzioğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i Kıbrıs Barış Harekatı yıl dönümü kutlamalarına birlikte gitme davetine ilişkin ise şöyle konuştu:

“Sayın Cumhurbaşkanımızın Kıbrıs milli davamıza ne kadar önem verdiği tüm milletimizin malumu. Kıbrıs bizim için sorun değil, milli dava. Bu milli davada daima partiler üstü hareket edilmesini önceler. Tüm söylemleri de bu şekildedir. Dolayısıyla Cumhurbaşkanımızın dünkü daveti de fevkalade önemlidir. Bu adaya 50 yıl önce barış geldi. Bu ada da Kıbrıs sorunu 50 yıl önce bitti. Kıbrıs sorununu başlatanlar 1960’da uluslararası antlaşmalara dayanılarak kurulmuş ortak Kıbrıs Cumhuriyeti’ni 1963’te silah zoruyla, soykırımla, Kıbrıs Türkleri’nin elinden alan Rumlardır, o zamanın Yunanistan yöneticileri ve EOKA’cılardır. EOKA, Kıbrıs adasını bir bütün olarak Yunanistan’a bağlamak için kurulmuş, Rum ve Yunan yönetimlerinin desteklediği acımasız, soykırımcı silahlı bir terör örgütüdür.”

“Gazze’deki soykırıma karşı çıkan bir tek ülke Türkiye Cumhuriyeti, bir tek lider Cumhurbaşkanımız Erdoğan”

Gazze’ye 100 kilometre uzaklıkta olduğunu söyleyen Feyzioğlu, şöyle devam etti:

“Bugün Gazze’de dünyanın gözü önünde yürüyen soykırım, katliam 1963’ten 1974’e yani Mutlu Barış Harekatına kadar Rum-Yunan destekli EOKA’cılar tarafından bu ada da gerçekleştirilmiştir. Bugün dünyada Gazze’de yaşanan katliama, soykırıma karşı gerçek anlamda hiçbir arka planda ajandası olmadan karşı çıkan dik duran bir tek ülke vardır, Türkiye Cumhuriyeti; bir tek lider vardır, Cumhurbaşkanımız Erdoğan. Dolayısıyla bu kadar yakın coğrafyada Gazze bugün yaşanıyorsa ve Kıbrıs adasında 50 yıldır mutlak barış varsa bunu iyi düşünmek, iyi tahlil etmek, iyi gözlemlemek lazım. Kıbrıs’ta barış Türkiye’nin Mutlu Barış Harekatı’yla sağlanmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri, Mehmetçik el ele sağlamıştır. Kıbrıs Türkleri’nin 11 boyunca soykırıma direndiği o şanlı duruşuyla sağlanmıştır. 50’nci yıl bütün bunları hatırlamak, hem Kıbrıs Türk gençliğine hem Türk dünyasına hem dünyaya anlatmak için fırsattır. O yüzden de sayın Cumhurbaşkanımız 50’nci yıl kutlamalarını fevkalade önemsiyor bizde ona göre ciddi çalışma halindeyiz.”

KKTC’li öğrencilerden Türkiye’deki Kıbrıs Gazilerine mektup

Metin Feyzioğlu, açıklamasının devamında şunları kaydetti:

Bir haftada 74 trafik kazası... 2 kişi öldü, 21 kişi yaralandı Bir haftada 74 trafik kazası... 2 kişi öldü, 21 kişi yaralandı

“50’nci yıl nedeniyle organize komitesinin eş güdümünde KKTC Milli Eğitim Bakanlığı, ilkokul ve ortaokul öğrencilerine bizim temin ettiğimiz yaşayan gazilerimizin adlarına birer mektup yazdırdı. Bu mektupların her birini evlatlarımız kendi elleriyle inci gibi yazdılar. Kendilerine hiçbir mektup metni verilmedi, ‘ne istiyorsanız yazın’ denildi. Dün o mektuplar bana geldi. Türkiye’ye göndereceğiz gazilerimiz postadan alacaklar. 50’nci yıl bu milli duyguların tekrar hatırlandığı, yaşatıldığı, yürekten bu duyguların coştuğu bir fırsat penceresi yaratıyor hepimiz için.”