GÜNDEM KIBRIS-ÖZEL HABER

Güney Kıbrıs’ın mülkiyetle ilgili attığı adımları ve sonrasında inşaat sektöründe yaşananları anlatan Erdoğan, Rum tarafının sektörle oynamaya ve darbe vurmaya tutuklamalardan çok önce başladığını kaydetti.

Tutuklamalar öncesinde Güney Kıbrıs’ın sosyal medyadan turistik tesisleri ‘topraklarımız elden gidiyor’ diye propaganda aracı olarak kullandığını anlatan Erdoğan, sektörün o gün bugündür kötü anlamda etkilendiğini söyledi.

Güzelyurt ve Demirhan’da yangın… Güzelyurt ve Demirhan’da yangın…

“GÜNEY KIBRIS, KKTC’DEKİ İNŞAAT SEKTÖRÜNDEKİ GELİŞİMİ YAKALAYAMADI”

Güney Kıbrıs’ın, KKTC’deki inşaat sektöründeki gelişimi yakalayamadığını kaydeden Erdoğan, Güney Kıbrıs’ın hemen bunun akabinde propagandalarına başladığını da sözlerine ekledi.

Evergreen Developments Group Direktörü Cihan Erdoğan, konuyla ilgili sözlerine şöyle devam etti:

“Bizim tesislerimizde artık donanım olarak yok yok. Bizler Avrupalıya her şekilde hitap ediyoruz. Güney Kıbrıs bunun gerisinde kaldı. Bunun yanında Türkler sıcak kanlıdır. Türk tarafında yabancılara karşı iyi davranış sergilendi ve yabancılar daha çok gelmeye başladı. Bu noktada Rum tarafı sektöre darbe vurmak için harekete geçti.

“GÜNEY KIBRIS NET OLARAK PİYASANIN ÇÖKMESİNİ İSTİYOR”

Güney Kıbrıs’ın şu an çatışa ortamı aradığına vurgu yapan Erdoğan, “Rum tarafı net olarak piyasanın çökmesini istiyor ve organize bir şekilde çalışıyorlar.  Ülke buna karşı net bir şekilde kenetlenmeli” ifadelerini kullandı.

“TAŞINMAZ MAL KOMİSYONU BUGÜNE KADAR 467 MİLYON STERLİN ÖDEME YAPTI”

Taşınmaz Mal Komisyonu’nun ülke için önemine de vurgu yapan Erdoğan, şöyle devam etti:

“Bugüne kadar Taşınmaz Mal Komisyonu’na toplam 7 bin 705 başvuru oldu. 124 bin 795 dönüm arazi şu an Türkleştirilmiş durumda. Bin 840 tane dosya karara bağlandı ve bin 614 dosya ödendi. 467 milyon Sterlin de ödeme yapıldı. Sistem çalışıyor. Taşınmaz Mal Komisyonu bize Güney Kıbrıs tarafından en istemeden verilen hakkımızdır. Bizim bu hakkımızı savunmamız gerek. Güney Kıbrıs Taşınmaz Mal Komisyonu’nun iptalini istiyor. Güney Kıbrıs Taşınmaz Mal Komisyonu’na başvuru yapanlara baskı yapıyor. Öte yandan yapılan ödemeleri Güney Kıbrıs’ta bankaya yatıramıyorsunuz. Buna da engel oluyorlar. Bunları da artık konuşmak lazım.”

“YABANCILARA SATILAN MÜLKLERDEN ALINAN VERGİLERİN YÜZDE 5’İ TMK’YA AKTARILACAK"

Çok yakın bir zamanda ülkemizde Yabancıların Mal Alma Yasası geçtiğini hatırlatan Erdoğan bu yasayla vergi oranının yüzde 12’ye yükseltildiğini, bu verginin yüzde 5’inin de Taşınmaz Mal Komisyonu hesabına yatırıldığını anlattı.  

“TOPRAKLAR ELDEN GİTMİYOR, TOPRAKLARIMIZ GARANTİ ALTINDA”

“Ülkenin yabancılaştığı, toprakların elden gittiği” söylemlerini de değerlendiren Erdoğan, böyle bir durumun söz konusu olmadığını bu ülkenin topraklarının büyük bir kısmının KKTC vatandaşlarına ait olduğunu ve bunun yasayla garanti altına alındığını söyledi.

“BARIŞ İÇİNDE KALKINMA İSTİYORUZ”

Barış içinde kalkınma istediklerinin altını çizen Evergreen Developments Group Direktörü Cihan Erdoğan konuyla ilgili şunları söyledi:

“Taşınmaz Mal Komisyonu bu sorunun çözümünün tek yoludur. Barış içinde kalkınma istiyoruz. Tüm bunlara dikkat çekmek için bir inisiyatif oluşturduk ve eylem yapacağız. Biz Rum tarafını bekleyerek hiçbir şey yapamayız. 14 Ekim Pazartesi saat 9.00’da Metehan Sınır Kapısına yürüyeceğiz ve burada bildiri okuyup bunu BM’ye, AİHM’e ileteceğiz. Güney’in saldırılarının tek hedefi nefes alamamamız ve bizi muhtaç etmek. Bizler Güney’de tutuklu bulunan herkesin serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Biz inanıyoruz ki Sayın Hristodulidis’in yarattığı siyasi baskıdır bu. Kıbrıs Rum halkının da buna taraftar olduğuna inanmıyoruz. Rum Yönetimi kendi halkına da baskı yapıyor.”

“BİRLİĞE EN ÇOK İHTİYACIMIZ OLAN DÖNEMDE, SİYASİLER BAŞKA KAVGALAR İÇİNDE”

Erdoğan, ‘KKTC siyasetinden destek görüyor musunuz?” sorusuna da şu yanıtı verdi:

“Cumhurbaşkanı ile görüşme gerçekleştirildi. Eylem günü 14 Ekim olarak seçildi, 15 Ekim’de New York’ta liderler yemeği yeneceğinden. Biz sesimizi dünyaya duyurmak istiyoruz. Benim tek ricam burada siyasilerimiz başka kavgalar içerisinde. Biz en çok birlik olmamız gereken zamandayız.”