Ünsal, 14 Eylül Cumartesi gününü 15 Eylül Pazar gününe bağlayan gecenin, Hicrî Takvim olarak “Rebîulevvel ayının 12. gecesi, Hz. Peygamber Aleyhisselam’ın dünyaya teşriflerinin sene-i devriyesi” olduğunu kaydetti.
Ünsal, “15 Asır evvel, tıpkı içinde yaşadığımız şu cinayetler asrı gibi, bastığımız toprağın, suladığımız bitkinin ve bakıp geçtiğimiz hayvanların insandan utandığı, ona gıpta etmek yerine onun gibi olmadığına şükrettiği, kısacası ahlakın, adaletin, nezaketin, sevgi ve saygının, kanaatin, şükrün, güvenin, diğerkâmlığın, paylaşmanın, hâsılı bütün insanî değerlerin yitirilip yerine ahlâksızlığın, zulmün, kabalığın, hoyratlığın, kin ve nefretin, açgözlülüğün, isyanın, korkunun, bencilliğin evlat ve kardeş katlinin, soykırımın aldığı bir zamanda, hürmetine âlemlerin yaratıldığı, insan ve cinlerin peygamberi, ilk olan fakat son gelen Fahr-i Âlem Muhammed Mustafa Aleyhisselâm Mekke-i Mükerreme’de doğdu" dedi.
Ahmet Ünsal, mesajını şöyle tamamladı:
“Bizler Hz. Peygamber'in gül cemâlini görmekle müşerref olamadık ancak onun öğretisine, onun örnekliğine, onun insanlığına, onun rehberliğine her zamankinden daha çok muhtacız. Tek sığınağımız ise bize miras bıraktığı yüce kitabımız Kur’ân-ı Kerîm ve sünnet-i seniyyesidir. Bu münasebetle halkımızın Mevlid Kandili'ni tebrik eder, daha nice Mevlid kandillerini sağlık, huzur ve barış içinde idrak edebilmeyi Cenâb-ı Hak’tan niyaz ederim.”
