Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM’deki grup toplantısında bir konuşma gerçekleştiriyor.

Bahçeli’nin konuşmasından satır başları şöyle:

"Tarihin dönüm noktaları, keskin virajları, kritik eşikleri, geleceğe eklemlenmesi beklenen kırılgan bağlantı hatları vardır. Anlaşılan odur ki; Türkiye ve dünya olarak böylesine aktüel bir işleyişin tam ortasındayız. Tarihi ve milli mirasımıza sarılarak, bin yıllık kardeşliğimiz üzerinde titreyerek geçmişle geleceği yeniden inşa, yeni baştan ihya sorumluluğu, tarihin mühim sahnesinde omuzlarımıza binmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu fikri olarak Türk milliyetçiliğinin, sağlam ve sağ duyulu duruşun adresi olarak varlığını güçlü şekilde ibra etmesi, artık kaçınılmaz aşamaya gelmiştir. Belki bugünden sonra tarihin akışı daha farklı olacaktır. Belki bugünden sonra Türkiye’nin prangaları tamamen kırılacaktır. Türk ve Türkiye Yüzyılı yürüyüşüne hız vermenin zamanıdır.

Narin Güran davası: İkinci duruşma bugün Narin Güran davası: İkinci duruşma bugün

Bugün kitabın ortasından ve hiçbir yoruma ihtiyaç bırakmayacak nitelikte konuşacağım. Alışıldık söylem kalıplarından az da olsa taşmanın vakti geldiyse o vakit bu vakittir. Muazzez milletimizin ayak bağlarını kalıcı olarak çözmenin belki de ilk adımını atmış olacağım. Türkiye’nin çözemeyeceği hiçbir sorunu yoktur. Yeter ki isteyelim.

“TÜRK EKONOMİSİ ŞİDDETLİ FIRTINAYI ATLATMIŞTIR”

Türkiye ekonomisi çok şükür şiddetli fırtınayı atlatmıştır. Milli gelirimiz 1,1 trilyon dolar sınırını aşmıştır. Cari açıkla, dış ticaret açığı inişe geçmiştir. Ekonomik büyüme her yıl ortalama yüzde 5’in üzerinde gerçekleşerek Türkiye’nin dinamik yönünü teyit etmiştir. Türkiye ekonomisi eski teorik şemalara sığmayan bir özellikle sürekli ilerleme, gelişme halindedir.

Salgın, savaş, ekonomik operasyonlar, ticaret kamplaşmaları, diplomatik restleşmeler, tek yanlı yaptırımlar ve 6 Şubat depremlerinin neden olduğu kabarık faturalar ortada duruyorken, Türkiye’nin ekonomi alanında gösterdiği performans değerlidir.

Bilinmelidir ki Cumhurbaşkanlığı Kabinemizin yanındayız. Ekonomi yönetimine güveniyoruz. Doğru yolda olduklarını görüyoruz. Döviz kuru, faiz ve enflasyon kuşatmasını güçbirliği yaparak kıracağız. Ekmeği büyüteceğiz. Dar ve orta gelirli insanlarımızı asla yalnız bırakmayacağız.

Her vatandaşımızdan bir bahaneyle 750 lira almak yerine, tüm vatandaşlarımıza artan zenginlikten pay veren bir Türkiye’ye ulaşmak hayal değil, ulaşılacak bir hedeftir.