CTP iktidarı döneminde, bazı bakanları doğrudan ilgilendiren ‘yolsuzluk iddiaları’ ortaya atıldı...
Gazetelerde belgeler yayınlandı...
Sonuç?..
İddia sahibi bakanlar veya bürokratlardan hiçbiri istifa etmedi...
Tam tersi kendi kendilerini ‘en masum kişi’ ilan ettiler...
Partileri tarafından da sonuna kadar desteklendiler...
Helal olsun!..
CTP iktidardan gidince Başbakanlık Denetleme Kurulu oluşturuldu...
Kurulun genç ve çalışkan üyeleri, yurt içi ve yurt dışında oldukça geniş kapsamlı araştırmalar yaparak ve belge toplayarak 9 ayrı dosya hazırladı...
Dosyaların tümü Başsavcılık tarafından ‘dava açılmak üzere’ polise gönderildi...
Aradan aylar, yıllar geçtiği halde mahkemelerde tek bir dava dahi açılmadı!..
Neden mi?..
Nedenini açıklaması gerekenler, sorumlu makamlarda oturanlardır...
Ne söyleyeceklerini merakla bekliyoruz...
Ayrıca; Başbakanlık Denetleme Kurulu’nun son beş aydan beri başkanı yoktur...
Emekli çıkan başkanın yerine herhangi bir atama yapılmadığını anımsatarak, yeni yolsuzluk veya usulsüzlük iddialarına geçelim...
Bırakın bakan, ya da bürokratları, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun, Lefkoşa Türk Belediyesi’ne verilen 10 milyon Sterlin tutarındaki kredinin bir kısmını seçimlerde kullandığı iddia ediliyor...
Ve bu iddia üzerine konuşmalar yapılıyor, bildiriler dağıtılıyor...
Cumhurbaşkanı Eroğlu iddiaların tümünü yalanlıyor, ancak eleştirilerin arkası kesilmiyor...
Öyleyse; iddia sahipleri, eğer var ise ellerindeki belgeleri ortaya koymak durumundadır...
Kanıt yoksa, önemli bir makamı daha fazla yıpratmaktan vazgeçilmelidir...
Bir ayı aşkın süredir grev eylemini sürdüren Belediye Emekçileri Sendikası Başkanı Savaş Bozat’ın, Başbakan İrsen Küçük’le gerçekleştirilen görüşmeye dayanarak iddia ettiğine göre; Sayıştay’ın ortaya çıkardığı yolsuzluk veya yetkisiz işlerle ilgili dosyası hazırdır...
Başkan Cemal Bulutoğluları’nın kabul etmediği iddiaların savcılığa taşınacağı öne sürülüyor...
Kıbrıs Türk halkının işsizlikten ve parasızlıktan kırıldığı şu günlerde ortaya atılan yolsuzluk iddialarını ve Lefkoşa’da devam eden grev eylemini ilgiyle izlemeye devam ediyoruz...
Ayrıca halkımız adına üzülüyoruz...
Halk çöplüğün içinde yüzerken...
Çocuklar, gençler, hastalar ve yaşlılar salgın tehlikesiyle karşı karşıya bırakılırken, devletin zirvesindeki yolsuzluk tartışmalarının bir sonuca ulaştırılmasını diliyoruz...
Yasa çiğneyen ve halkın parasını batıranların tümünün yargıya havale edilmelerini bekliyoruz...
‘Çamur at izi kalsın’ siyasetinden daha çok, gerçek olayların peşine düşülmesini, yapanların yanına kalmayacağına ilişkin seçim vaadlerinin yerine getirilmesini talep ediyoruz...
Hiç kimsenin Lefkoşa halkını çöplük içinde yaşatma hakkının olmadığını anımsatarak, çalışanların maaş sorununun bir an önce giderilmesini istiyoruz...
Kıbrıs Türk halkı sabırlı olabilir...
Ama bu kadar da değil...
Hiç kimse yanlış hesap yapmasın...
Halk, çizmeleri giymek üzeredir...