Başbakan Ünal Üstel, 3. Antalya Diplomasi Forumu temaslarını tamamlayarak, yurda dönüşünde yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

"Forum, son derece görkemli, verimli, samimi, geleceğe doğru atılmış önemli adım niteliği taşıyan temaslar gerçekleştirdiğimiz bir organizasyon olmuştur.

Ülkemizi, dünyanın farklı ülkelerinden gelen devlet adamları, başbakanlar, bakanlar ve siyasilerin olduğu önemli bir uluslararası organizasyonda temsil etme fırsatı bulduk.

Hangi seviyede olursa olsun bir araya geldiğimiz herkese, Kıbrıs Türk Halkı’nın sesini duyurmaya, derdimizi sıkıntılarımızı anlatmaya çalıştık.

Ülkemizdeki fırsatlardan bahsettik. Ülkelerindeki fırsatları öğrendik. Özetle, siyasi, ekonomik ve kültürel ilişkilerimizi tüm dünya ülkeleri ile geliştirmek için elimizden gelen her tür girişimi yaptık. Bu noktada Anavatan Türkiye’den de büyük destek gördük. Kendilerine teşekkür ediyorum.

Antalya Diplomasi Forumu küresel barışa ve sorunlara diplomasi yoluyla ortak çareler üretmek için güzel bir zemin olmuştur. Her geçen gün gelişiyor, katılımcıları artıyor ve dünyada etkisi büyüyor.

Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası alanda artan gücünün ve etkisinin bir simgesi haline gelmeye başlayan Antalya Diplomasi Forumu umuyorum daha da güçlenerek yoluna devam edecektir. Etkinlikte emeği geçen herkese de teşekkür ediyorum.

Bizlerin de, uluslararası temasları her geçen gün artıyor. Daha da artacak. Dünyanın bir parçasıyız. Birileri aksini iddia etse de bu gerçek ortadan kalkmaz, kaldırılamaz.

Dünyadan izole şekilde yaşayamayız. Uluslararası hukukun bir parçası haline gelmemiz için bu ve buna benzer uluslararası etkinlikleri zorlamak zorundayız. Buralara, katılmak zorundayız.

Antalya’da güçlü bir ekiple bulunduk...Sayın Cumhurbaşkanımız da pek çok görüşme gerçekleştirdi. Özel bir panele katılarak dünyaya Kıbrıs sorununu bizim perspektifimizden anlatma şansı bulduk.

Ben hem Azerbaycan heyeti hem de Brundi Başbakanı ve heyeti ile kendi bayrağımızın önünde resmi temaslar gerçekleştirdim.

Burada bulunan siyasi gruplarla özel temaslar yaptık. AK Parti Dış İlişkiler Başkanı ve heyetiyle de görüştük.

Resmi temaslarımızın yanında, ikili pek çok gayrı resmi temas da gerçekleştirdik. Bu temaslarımız da son derece önemli olmuştur.

Dışişleri bakanımız, 5’e yakın ülkenin dışişleri bakanı ile resmi görüşme yaptı. Dış politik pozisyonumuzu ve Kıbrıs sorununu anlattı.

Görüldüğü üzere, inanırsanız, gayret gösterirseniz ve arkanızda Türkiye kadar güçlü bir devletin desteğini hissederseniz tüm engellemelere rağmen başaramayacağınız şey yoktur.

Yaptığımız temaslarda konuşulan konular sadece sözde kalmıyor. Önümüzdeki günlerde, Azerbaycan’la ilişkilerimizde yeni bir dönemin kapılarını aralayacak bazı çalışmalara da imza atacağız.

Brundi bizden çok uzakta, sıkıntılarını yeni aşmış, ayakta kalmaya ve gelişmeye çalışan bir ülke. 400’e yakın Brundi genci ülkemizde eğitim görüyor. Brundi Başbakanı ile yaptığımız resmi görüşmede bu konuların yanında siyasi, ekonomik ve kültürel ilişkileri geliştirmeyi ele aldık.

Cumhurbaşkanı Tatar, Polonyalı turizmcilerle görüştü Cumhurbaşkanı Tatar, Polonyalı turizmcilerle görüştü

Kamuoyunun bilgisinde olmasa da biz dünyadaki pek çok ülke ile zaten ilişki içindeyiz. Sadece Brundi değil, 150’yi aşkın ülke insanı bizim ülkemizle bir şekilde ilişki içerisinde. Ticaret yapıyoruz,  insanlar ülkemizde eğitim görüyor, ülkemizi turist olarak ziyaret ediyorlar. Hatta önemli sayıda ülke insanının bizim ülkemizde emlağı var. Dolayısı ile görüşme yaptığımız tüm ülkelerle ortak bir paydada buluşabiliyoruz.

Brundi, Türkiye’nin, Afrika’daki fırsatları görerek geliştirdiği yeni Afrika Vizyonu’nun içinde yer alan ülkelerden sadece bir tanesi. Biz de bu fırsatı görüyoruz.

Şunu açıkça vurgulamak istiyorum;

Dünya 1 kıtadan ibaret değildir.  Biz sadece bir kıtanın değil tüm dünyanın parçası olmak istiyoruz. Yani, dili, dini, kökeni, ülkesi, kıtası ne olursa olsun, dünyada bulunan tüm ülkelerle ve insanlarla ilişki geliştirmeye kararlıyız.

Türk Devletleri ile ilişkilerimiz her geçen gün ilerliyor. Bana göre Doğu Akdeniz havzasında bulunan diğer komşu ülkelerle de ilişkilerimizi yeniden ele almalıyız. Afrika’yı yıllarca görmezden geldik. Uzak doğu ile ilişki geliştirmedik.

Evet biz Avrupa’nın bir parçasıyız. Ama geriye kalan dünyaya da sırtımızı dönemeyiz. Bize kapılarını açan herkese gitmeye hazırız. Onlarla buluşmaya ve ilişki geliştirmeye hazırız. Bize gelmek isteyenlere de kapımız açık.

Antalya Diplomasi Forumu’nda açılış konuşmasını gerçekleştiren Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Kıbrıs konusunda ortaya koyduğu ve hükümetimizin pozisyonunu yansıtan duruş  ayrıca bizleri çok mutlu etmiştir. Dünyaya da açık mesaj olmuştur.

Antalya Diplomasi Forumu bizim için önemli bir deneyim. KKTC’nin görünürlüğüne önemli bir katkı. Sesimizi uluslararası dünyaya duyurmada önemli bir fırsat. Türk Devletleri Teşkilatı da aynı şekilde. Durmak yok, mücadeleye devam ediyoruz.

Bu vesileyle Antalya Diplomasi Forumu’na bizi davet eden Anavatan Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’a, Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’a en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Muhteşem ev sahipliklerinden dolayı etkinliği organize eden herkese teşekkür ediyorum. Kendilerini tebrik ediyorum."