Siyasilerin bayram ziyaretleri ve bayramlaşmaları başladı. Başbakan İrsen Küçük dün bayram ziyareti için gittiği Güzelyurt’ta hem UBP’lilerle hemde pazarda vatandaşla bol bol sohbet edip bayramlaştı. UBP’nin bölge milletvekileriyle birlikte vatandaşı bayramlamaya giden başbakan bölge halkı ile bayramlaşırken dert dinledi ve nerdeyse kimin elini sıktıysa iş istedi.Gelen bilgilere göre başbakanla görüşen Güzelyurt’lu başbakan’a dert yanarken başta iş olmak üzere bir çok sorunu da anlatma fırsatı buldu. Kısacası başbakan Güzelyurt’ta kiminle bayramlaştı ise hepsi de iş istedi, hemde bayram benim neyime der gibi idi.
CUMHURBAŞKANI EROĞLU’NU YİNE ÜNVERDİ KARŞILADI
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nu New York’a uğurlamaya giden çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Şerife Ünverdi Cumhurbaşkanı’nı karşılamaya gidenler arasında idi. Diyeceksiniz bundan doğal ne var tabi ki, gidecek. Ama öyle değil işte özellikle son zamanlarda bu konu UBP’li milletvekileri ve bakanlar arasında da konuşuluyor. Demek ki, Ünverdi’nin gitmesi göze batıyor Neden? Ünverdi diye yorum yapılıyor ve neden illa da ona görev veriliyor?. Eroğlu’nun bile dikkatini çekmiş hal böyle olunca da ister istemez bizim gargaların dikkatini de çekti. Ne dersiniz sizin de dikkatinizi çekti mi?
GARGA’YA MEKTUP VAR
Sn. Harun Denizkan
Bizler eşi benzeri olmayan bir ülkede yaşıyoruz. Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki neredeyse hergün trafik kazaları meydana geliyor. Trafikte insanlarımızı kaybediyoruz. Trafik kazalarıyla ilgili haberleri okurken artık şaşırmıyoruz. Bizlere çok normalmiş gibi geliyor. Sanki trafik kazaları ülkemizin bir kültürüymüş gibi.
Ülkemizde trafik bilinci eksik. Hatta neredeyse yok. Ben trafiğe çıktığım zaman kendimi bir ‘trafik mücadelesi’ içerisinde hissediyorum. Sağlayanlar, sollayanlar, kırmızı ışıkta geçenler, aşırı sürat yapanlar hatta yolda yarış yapanlarla birlikte trafikte yol alıyorum. Kaza yapmama şansınız neredeyse yok. Peki bunun sebebi nedir?
Bunun sebebi bence yanlış sistem, bencillik, bilgisizlik ve eğitimsizlik. Zaten hepsi trafik bilincinin olmadığının açık bir göstergesi. Çemberlerimiz tehlikeli; daha da acayip olanı gecenin bir vakti çemberlerimizdeki çim sulama çalışmaları. Söyleyin Allah aşkına, sulama çalışmaları sırasında çemberlerimizden akan suyun yollarımızı ıslatıp yollarımızı kaygan bir zemin haline getirmesi çok normal bir olay mıdır? Belediyelerimiz bu kadar mı sorumsuz? Bu kadar mı bilinçsiz?
Gerçi klasik bir K.K.T.C vatandaşı gibi sadece devlet kurumlarına suç bulacak değilim. Trafikteki anormal ve aşırı kazaların meydana gelmesinde bizlerin de büyük payı bulunmaktadır. Yukarıdada belirttiğim gibi. Trafikte büyük bir bencillik söz konusu. Kırmızı ışıkta beklememek için kenar şeritlerden yol alıp karşı yola geçen bir insana gerçekten insan demek mümkün değil mesela. Aşırı alkol tüketip trafiğe çıkmak nasıl bir sorumsuzluk, nasıl bir cahilliktir? Önemli bir husus daha var ki; bu da benim için büyük bir saygısızlıktır; park yasağı olan yerlere park edip mal sahiplerini veya trafiği etkilemek, akışı durdurmak. Bunların hepsi trafik bilincinin olmadığının, toplum olarak saygısız ve bencil olduğumuzun açık göstergesidir.
Trafik sorunu ülkemizin kanayan yarası. Yıllardır devam ediyor. Yıllardır ölümlü trafik kazaları meydana gelmekte, insanlar hayatlarını kaybetmektedir. Bunun sebebini sadece devlet kurumlarına ve otoritelere yüklemek yanlıştır. Toplum olarak trafik bilincine sahip olmamız, trafikte saygılı ve bilinçli hareket etmemiz şarttır. Bunun dışında trafik cezalarının daha ağır olması gerekmektedir. Alkollü araç kullanmak cinayete teşebbüs etmekten farksızdır. Cezasının ağır olması şarttır. Cezası ağır olmayan bir trafik suçunun sık sık işlenmesi de mümkündür.
Ben bu mektubu sadece size değil, K.K.T.C halkına yazıyorum. Lütfen, ama lütfen alkollü araç kullanımına karşı olunuz. Trafikte biraz daha saygılı ve hoşgörülü olmaya çalışınız. Trafik kurallarına uyunuz. Unutmayın, trafik kazalarının önüne geçmek bizim elimizdedir. Toplum olarak trafik bilincine sahip olduğumuz ve trafik kurallarına uyduğumuz sürece trafik kazalarını en aza indirebilmemiz mümkün.
Bana sayfanızda sesimi duyurma fırsatı verdiğiniz için teşekkür ediyorum. Bu sadece benim değil, K.K.T.C halkının sesi olmalı, herkes bu düşünceyle hareket etmelidir. Böyle olursa daha güzel, daha rahat ve trafik kazalarının az olduğu bir ülkede yaşayacağımıza inanıyorum.
Teşekkürler
Rıfat Kaşif
GARDİYANOĞLU 11.11.11 TARİHİNİN ÖNEMİNE DEĞİNDİ
11.11.11 Tarihi Neden Önemli ?
11.11.2011 Gezegende oldukca önemli bir enerji yükselişi tarihidir. Bu tarihde gezegenin her yerinde milyonlarca kişi Kuantum, Enerji Çalışmaları, Meditasyonlar düzenlemek için kolları aylar öncesinden sıvadılar. Geçen yıl 10.10.10 tarihinde Acapulco Hotel de Kuantum ve Farkındalık seminerimizin ilkini düzenlemiştik ve yüzlerce kişi katılmış ve o günkü mucize enerjilere uyumlanmışlardı. 11.11.11 de ise yeni bilgilerle donatılmış çok daha yüksek enerjili Kuantum ve Evrensel çekim yasası üzerine bilgiler aktarılacak ve mucize enerjilere uyumlanma meditasyonları yapılacaktır. Seminerlerdeki hedefimiz, katılımcıların olumlu ve olumsuz düşüncelerle insanların hayatında nelerin değişebildiğini bizzat uygulamalı olarak görmelerini ve hissetmelerini hedefliyoruz. Bu çok özel enerji workshop uygulamasıyla kişiler kendi üzerlerinde karşıdaki insanların üzerlerinde ve yaşadıkları hayatta bu güne kadar neler yaptıklarını ve bundan sonraki yaşamlarında yarattıkları enerjiyle onları nelerin beklediğini görmelerine ışık tutmaya niyet ediyoruz. Kıbrısta yaşayan insanlar bu dönem kuantumu farkında olmadan ters bir şekilde kullanıyorlar ve korktukları, endişe ettikleri herşey başlarına geliyor. Bu gezegende enerjisi en yüksek yerlerden biri olan Kıbrısta birde halkın olumsuz düşünceleriyle tetiklenen negatif enerji hareketleri adadaki yaşayan birçok insanı sıkıntıya sokmaktadır. Korktuğumuz herşey başımıza geliyor ve biz korktukça daha kötü olayları hayatımıza çekiyoruz. Bu seminerde, derin korku temizliği, meditasyonu, 11/11/11 enerji uyumlama meditasyonu (inisinasyon) ve mucize enerjilere uyumlanma çalışmaları yapılacaktır. Yaptığımız çalışmaları şuan dünya üzerinde üçyüzbin den fazla kişi takip etmekte 13.09.11 den ise internet sayfamıza bir milyon yediyüz otuz bin hit almış durumdayız. Bize gelen binlerce e-mail ve mesajlarla bizi takip eden insanlar hayatlarına huzurun, bolluğun, aşkın, sağlığın, başarının gelmeye başladığını bildirerek bizlere büyük teşekkürlerini sunmaya devam ediyor. Bülent Gardiyanoğlu ve ekibi koşulsuz sevgiyle Kıbrıs halkının ve dünyadaki diğer insanların farkındalıklarını artırmalarını sağlamak için hizmetlerimize sevgiyle devam ediyoruz. Bir önceki yıl seminere katılıp dileklerini beyaz kağıda yazan birçok kişi bulunduğu yıl içerisinde dileklerinin çoğunun gerçekleştiğini bizleri arayarak bildirdiler. Bu yıl da yine gerçekleşmesini istediğiniz dileklerinizi beyaz çizgisiz A4 kağıdına yazarak yanınızda getirmenizi tavsiye ederim. Dikkat etmeniz gereken tek şey, yazdıklarınız gerçek oluyor !!! Bu yüzden ne dilediğinize lütfen dikkat ediniz...
Seminerdeki amacımız 21. Yüzyılın en muhteşem keşfi olan kuantumu nasıl hayatımızda kullanabiliriz? Nasıl geleceğimizi yeniden düşüncelerimizle oluşturabiliriz, bunların tekniklerini paylaşmak.
Bülent Gardiyanoğlu Kimdir?
Aslen Kıbrıs'ın yerlisi olan Bülent Gardiyanoğlu yurt dışında uzun yıllar Kurumsal kimlik çalışmalarında, teknoloji danışmanlığında ve kurumsal koçluk üzerine çalışmalar yapmıştır. Firmaların organize olmaları, verimliliklerinin artırılmaları üzerine çalışmalar yaparken "evinden mutlu çıkmayan bir çalışanın, iş yerinde verimli olmadığını" saptayarak yurt dışından aldığı özel eğitimler ve kendi geliştirdiği tekniklerle Ülkesinde ve İstanbul Motion İnternational ‘da Yaşam Koçluğu yapmaya başlamıştır. Son bir yıl içerisinde binden fazla kişiye yaşam koçluğu yapan Gardiyanoğlu, Kuantum, Nefes teknikleri ve çok özel enerji uygulamaları kullanarak çok hızlı ve verimli sonuçlar elde etmektedir.2011 yılında İstanbul Şubesini açarak yurt dışındaki danışanlarada hizmetler vermeye devam etmektedir.
Uluslararası yaşam koçluğu danışmanlığı ile kişilere,
ben neden mutlu değilim?
neden hakettiğim yerde değilim?
neden hep benim başıma gelir?
neden ben şanslı değilim?
kaybetmekten!
yanlız kalmaktan!
derslerime konsantre olamamak,
başaramamaktanmı korkuyorum?
gibi yüzlerce sorunun bulunmasında takım arkadaşlığı yapmaktadır.