Trabzon’un Of ilçesi Balaban Mahallesi’nde yaşayan 110 yaşındaki Dursun Ali Keskin tereyağının yanı sıra soğanı ve zeytini sofrasından eksik etmiyor.

Gençlik yıllarından bu yana tereyağına düşkün olan Keskin, her gün sabahları en az bir kaşık tereyağı yiyor. Önceden 5 tane inekleri olduğunu dile getiren Keskin, tereyağının kendisi için vazgeçilmez bir gıda olduğunu söyledi. 110 yaşında olan Keskin, bu süre zarfında birçok önemli olaya da tanıklık etti. Cumhuriyetin kuruluş kutlamalarına Of’ta katılan Keskin, Samsun’a çalışmak için gittiği yıllarda Atatürk’ü yakından görme fırsatı buldu. Eşi Emine Keskin (88) ile 70 yıldır evli olan Dursun Ali Keskin’in 6 çocuğu bulunuyor.

''TEREYAĞINI ÇOK SEVERİM''

Tereyağını çok sevdiğini söyleyen Dursun Ali Keskin, "Önceden 5 ineğimiz vardı. Tereyağını çok severim. Her gün mutlaka bir kaşık tereyağı yerim. Gurbetlerde çok çalıştım. Samsun’a çalışmaya gitmiştim. Atatürk vapurla gelmişti. Orada gördüm kendisini. Gençti. Cumhuriyet ilan edildiğinde Of’taydım. Burada kutlamalara katıldım" diye konuştu.

''HİÇ BOŞ DURMAZDI''

Babasının 110 yaşını geçtiğini belirten Nuri Keskin (55) ise "Gurbete giderlerdi. Yanlarında hep soğan, ekmek, zeytin olurdu. Babam her sabah 1 kaşık tereyağı yer. Şuan 110 yaşında hala daha yer. Yayık vurulduğu zaman ondan hemen bir kaşık yerdi. Fakat babam sürekli çalışmış. Hiç boş durmazdı. Hayır işleri yapmıştır. 4 yıl önceye kadar çalışırdı. Doktorlar tereyağı yemeyin diyor ama babamda şeker yok tansiyon yok. Lahana, mısır ekmeğini sever. Şuan prostat ve ciğer sorunları var. Büyük bir sağlık problemi yok" dedi.